Mahkemenin yetkisiz olduğu belirtilerek ihtiyati haczin kaldırılması talebinin İİK'nın 265'inci maddesi çerçevesinde incelenmesi gerekeceği-
İhtiyati hacze itirazı inceleyen mahkemenin icra dairesinin yetkisi hakkında karar veremeyeceği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte yetki itirazının doğrudan icra mahkemesine yapılması gerektiği (İİK. mad. 169)-
Borçlu tarafından ‘ihtiyati haciz kararına dayanak teşkil eden senedin/çekin teminat amacıyla verildiği’ iddiasının yazılı belge ile kanıtlanması halinde –alacağın muaccel olması koşulu gerçeklememiş olacağından- mahkemece ‘ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği–
Davalı vekilinin mahkemenin ... tarihli 'ihtiyati haciz kararı' ve ... tarihli 'ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddi kararı'nın kaldırılmasını talep ettiği; ancak mahkemece ... tarihli karar ile "HMK'nın 393. maddesi gereğince süresi içerisinde teminatın yatırılmamış olması nedeni ile ihtiyati tedbir kararının uygulanması, verildiği tarihten itibaren 1 hafta içinde talep edilmemiş olmasından dolayı dosya üzerinde yaptığı değerlendirme ile ... tarihinde verilen ara karar ile ihtiyati haczin kaldırılmasına" dair karar verildiği- Bu nedenle dosyanın istinaf incelemesi için Dairemizde bulunduğu sırada mahkemece isabetli şekilde 'istinafa konu olan ihtiyati haciz kararının kaldırılmış olması' nedeni ile incelenmesi gereken bir karar kalmadığından talebin konusuz kaldığı anlaşıldığından 'istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına' karar verilmiş olduğu-
Genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın muaccel olabilmesi için, hesabın kat edildiğine dair ihtarın asıl borçluya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmiş olması gerekeceği–
İhtiyati haciz kaldırma isteminin "taraflar davet edilmeden" dosya üzerinden karar verilmesinin usule aykırı olduğu-
Borçlunun itirazında yetkili mahkemeyi belirtmemesi veya gösterdiği mahkemenin yetkili olduğunu ispat edememesi halinde yetki itirazının da reddi gerekeceği-
İhtiyati haciz kararlarının esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlar olduğu, diğer bir anlatımla ihtiyati haczin 'devam etmekte olan dava sonunda davacının hükmedilecek alacağının tahsilini garanti altına almak için davalının mallarına geçici olarak el konulması' olduğu- Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nısbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmadığı- Dava konusunun aynı ile ilgili olmayan durumda bu malların 3. kişilere devir ve temlikini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmediği için mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir kararlarının aslında ihtiyati haciz mahiyetinde sayıldığı ve hüküm kesinleşinceye kadar bir sınırlama yapılmaması gerektiği şeklinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin tarafından istikrarlı bir uygulaması da mevcut olduğu; bu nedenle tasarrufun iptali davalarında 'ihtiyati tedbir' talebinde bulunulsa dahi bu istemin 'ihtiyati haciz' talebi olarak (İİK.md.281) değerlendirilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.