Davacının dava konusu senet nedeniyle imzaya itirazla icra hukuk mahkemesine açtığı davada 13.01.2009 tarihli dilekçesi ile borcu ve imzayı kabul ettiğine dair beyanda bulunduğu, bu beyanı karşısında takip konusu borcu üstlenip, kabul ettiğinin değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle de artık diğer iddialarının sonuca etkisi olmayacağı gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Keşidecinin mirası, iştirak halinde olup davaya tüm mirasçıların katılım veya muvafakatleri yada terekeye mümessil tayini sağlanmadan devam olunamayacağı-
Dava konusu bononun “bedeli malen ahzolunmuştur” kaydını taşıması teslim edilen mal karşılığında düzenlenmiş olduğuna karine teşkil eder. Bu durumda kanıt yükümlülüğü üzerinde bulunan alıcı, bu karinenin aksini yani “malı kendisine teslim edilmediğini” usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerekir. Bu yön düşünülmeden, ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde hüküm kurulmasının hükmün bozulmasına neden olacağı-
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davacının istemi borçlu olmadığının tespitine ilişkin olduğu halde, kararda davacının borçlu bulunduğu tutar saptanıp borçluluğunun tespitine dair olumlu tespit şeklinde hüküm kurulduğu, mahkemece talebe uygun ve onun neticelerini kapsayacak şekilde olumsuz tespit biçiminde hüküm kurulması gerekeceği-
Kaçak elektrik kullanımı nedeniyle açılan menfi tespit davasında, davacının aboneliğinin tarımsal sulamaya ilişkin olması halinde, davacının TKHK'da belirtilen “tüketici” tanımına girmediği ve uyuşmazlığın genel mahkemelerde çözülmesi gerekeceği-
Menfi tespit davası reddolunan borçlunun İİK’nun 72/4 maddesi uyarınca tazminata mahkum edilmesi için, bu dava sırasında bir ihtiyati tedbir kararı alınması ve bu kararın infazı nedeniyle davalının alacağına kavuşmasının geciktirilmiş bulunmasının gerekeceği-
Menfi tespit davalarında İİK'nun 72. maddesi uyarınca değerlendirme yapmak gerekiyor ise de, somut olay bakımından aralarında davalıların da bulunduğu sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkeme kararının kesinleştiği gözetildiğinde; davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı-
Yemin teklif etme olanağına sahip olabilmesi için icra mahkemesince borçluya menfi tespit davası açması için mehil verilemeyeceği
Malen kaydı bulunan bono yönünden bononun ihdas nedenini talil eden davalının bu bonoyla ilgili olarak ispat yükümlülüğünü üzerine aldığı-
Kendisine geri ciro yapılan cirantanın çeki devraldığı cirantaya karşı müracaat hakkına sahip olamayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.