Mahkemece "dava konusu taşınmazların davalı üçüncü kişi adına kayıtlı olması halinde 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için HMK'nun 389 maddesi gereğince alacak miktarının %5 oranında teminat karşılığı ihtiyat tedbir konulmasına" karar verilmiş olup itiraz üzerine, mahkemece "ihtiyati haczin yasal olduğu" gerekçesiyle kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiş olup, İİK. mad. 277 vd. uyarınca açılan tasarrufun iptali davasında ihtiyatı haciz mahiyetindeki tedbir kararının İİK. mad. 281/2 maddesine uygun olduğu-
Boşanma, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesi, soy bağının reddi gibi taleplere ilişkin davaların devamı sırasında verilen, geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararların aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabileceği-
Davacının mahkemece, teminatlı tedbir kararı verilmesine yönelik itirazı dava dilekçesi ve eklerindeki usulü eksikliklere değinilerek ret edilmiştir. Davalının yurt dışı adresi araştırılıp Tebligat Yasası ve Tüzüğü hükümleri uyarınca yöntemince tebligat yapıldıktan sonra gelmediği takdirde dosya üzerinden inceleme yapılması gerekirken, davalı davet edilmeden itirazın karara bağlanmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
İhtiyati tedbir kararın infazına ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu, icra mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için tedbir konulması talep edilen mal ya da hakkın uyuşmazlık konusu olması gerekir. Eş söyleyişle ihtiyati tedbir, ancak taraflar arasında çekişmeli olan dava konusu hakkında verilebileceği- Tasarrufun iptali davasında taşınmazın aynı tartışmalı olmadığından geçici hukuki koruma olarak ihtiyati haciz kabul edilmiş, ihtiyati tedbir öngörülmemiş olduğu; bu itibarla; mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararı doğru olup davacının bu yöne ilişkin istinaf sebebinin yerinde görülmediği-
Haksız rekabetin tespiti ve menine-
İhale bedelinden davacıya miras payı oranında ödenen miktar düşüldükten sonra davalılara ödenen paranın davalılar uhdesine geçtiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmesinin gerekeceği-
Borçlu şirket tarafından açılan menfi tespit ve kötü niyet tazminatı davasında, davanın kabulü ile davacı borçlunun borçlu olmadığının tespitine ve icraya konu çekin bedelsiz kaldığının tespitine karar verildiği, bu davanın takipten sonra açıldığı ve bahsi geçen kararın, icra mahkemesinde yargılama devam ederken verildiği ve verilen söz konusu kararın, icra mahkemesi kararı tarihi itibariyle dahi kesinleşmediği, icra mahkemesince karar verilmeden önce, menfi tespit davasında verilen kararın, alacaklı banka lehine bozulduğu görüldüğünden, icra mahkemesine başvuru tarihi itibariyle verilmiş ve kesinleşmiş bir menfi tespit kararı olmadığından ve icra mahkemesinde yargılama devam ederken, menfi tespit davası sonucunda verilen ve daha sonra bozulan bir kararın esas alınamayacağından, takibin iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davacının davalı banka nezdinde bulunan maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve maaş hesabında biriken tutarın iadesi istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.