İhtiyati tedbir kararı devam ettiği sürece satış istenmesinin bir sonuç doğurmayacağı, tedbir kararı, her ne kadar zamanaşımını kesen ve durduran sebepler arasında gösterilmemişse de alacaklı açısından kararın varlığının, satış için aşılması imkansız bir engel teşkil edeceği-
Satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten iki sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı; iki yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu-
Davacı adına tescilli “Konfor” markasına yapılan tecavüzün tespiti ve men'i istemi-
Haczedilmezlik şikayetinin harca bağlı olduğu, ancak yazı işleri müdürlüğünce borçlunun şikayet dilekçesi üzerine «harçtan muaf» açıklaması yazılarak kendisinden başvurma harcı alınmamış olması halinde, icra mahkemesince şikayetçi borçluya başvurma harcını yatırması için olanak tanınması ve bundan sonra hasıl olarak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekeceği–
İİK'nın 257, II hükmüne istinaden yapılan incelemede; aleyhine ihtiyati haciz istenen şirket yetkilisinin Cumhuriyet Başsavcılığında vermiş olduğu ifadenin alacağın mevcudiyeti dışında diğer ihtiyati haciz sebeplerinin varlığı hakkında mahkemeye kanaat vermeye elverişli olmadığı-
Ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hakimini bağlamayacağı; mahkemece, dosyanın aralarında uzman ziraat mühendisinin de bulunduğu üç kişilik bilirkişi heyetine tevdii ile, davacının sorumlu olacağı kaçak elektrik bedelinin tespiti ile bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı köy tüzel kişiliğinin sorumluluğu altında olan yerlerde tehlike oluştuğu için köy tüzel kişiliğinin kendisine ait olmayan taşınmazlar için de ihtiyati tedbir istemekte hukuki yararının bulunduğu-
Tasarrufun iptali davalarında; ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için davanın tam olarak kanıtlanması beklenmez ise de ihtiyati hacize hükmedilebilmesi için mahkemeye asgari somut delillerin sunulması ve bu delillerin mahkemece değerlendirilebilir durumda olması gerekir- Tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre; borçlu ile davalılar arasında yakınlık ve tanışıklık ilişkisi açıklanmadığı gibi, ivazlar arasındaki misli fark ilişkine ait somut bilgi ve iddialar açıklanmadan, yasal mevzuat ve içtihatlar tekrar edilerek açılan davada İ.İ.K.'nın 281/2. maddesi koşulları ile yaklaşık ispat kriterleri sağlanamadığından ihtiyati hacizin reddine dair mahkeme kararında yasaya aykırılık bulunmadığı, yargılama sırasında sunulacak delillere göre talep halinde ihtiyati haciz şartlarının her zaman yeniden değerlendirilebileceği göz önüne alındığında, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı-
İhtiyati haciz kararlarının esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlar olduğu, diğer bir anlatımla ihtiyati haczin 'devam etmekte olan dava sonunda davacının hükmedilecek alacağının tahsilini garanti altına almak için davalının mallarına geçici olarak el konulması' olduğu- Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nısbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmadığı- Dava konusunun aynı ile ilgili olmayan durumda bu malların 3. kişilere devir ve temlikini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmediği için mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir kararlarının aslında ihtiyati haciz mahiyetinde sayıldığı ve hüküm kesinleşinceye kadar bir sınırlama yapılmaması gerektiği şeklinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin tarafından istikrarlı bir uygulaması da mevcut olduğu; bu nedenle tasarrufun iptali davalarında 'ihtiyati tedbir' talebinde bulunulsa dahi bu istemin 'ihtiyati haciz' talebi olarak (İİK.md.281) değerlendirilmesi gerektiği-
İcra Mahkemesi'nce verilen tedbir kararları İcra ve İflas Kanunu'nda özel olarak düzenlenmiş takip hukukuna özgü bir karar niteliğinde bulunduğundan HMK'nun ihtiyati tedbirle ilgili verilen kararlara karşı kanun yollarına başvurulacağına ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.