Hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemi-
Tapu kaydında kimlik bilgileri düzeltilmesi davalarının; tapu maliki mirasçıları veya elbirliği mülkiyetinde ortaklardan birisi tarafından taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılacağı, tapu sicil müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği–
Kadın yararına hükmedilen ve boşanmanın fer'isi niteliğinde olan tazminatlara boşanma kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği-
Asıl borçlunun ödemediği borçtan, diğer davalıların da sözleşmelerde kefaletleri nedeniyle asıl borçlunun borcu kadar sorumlu oldukları-
Mahkemece, gerekçe kısmında ‘’yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden tarafların dosyadaki haklılık durumları belirlenip erişilecek sonuca göre, davacının yargılama giderleri ile karşı taraf vekalet ücreti ile sorumlu tutulması gerekeceği’’ belirtilmesine karşın hüküm kısmında davalı aleyhine vekalet ücretine hükmedildiği, bu durumda hüküm ile gerekçe arasında çelişki olduğundan kararın bozulması gerektiği-
12. HD. 09.10.2024 T. E: 5869, K: 8303
Uyuşmazlığın, teknik üniversitelerin ilgili bölümlerinde görevli öğretim görevlilerinden oluşan konusunda uzman bilirkişi heyetinden veya Karayolları Genel Müdürlüğünde görevli fen heyetinden seçilecek uzman bilirkişilerden, dosya kapsamı ve kaza tespit tutanağı ile saptanan olay yeri özellikleri dikkate alınarak, kazada tarafların kusuru hususunda gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemi-
Taraflar arasında düzenlenen araç satış sözleşmesi uyarınca verilen çekin karşılıksız çıkması üzerine icra takibi başlatılmış ve takip davacı aleyhinde kesinleşmiş ve takibin devamında takip borçlusu davacı borcu kabul ederek, takip borcunu ödemeyi protokol ile kabul etmiş ve protokolde kendisine düşen bazı edimleri de yerine getirmeyi taahhüt etmiş ve fakat, anılan protokol hükümlerinin davacı tarafça yerine getirilmediği taraflar arasında ihtilafsız olup, protokolün “c” bendinin (2.) paragrafına göre; “edimler yerine getirilmez ise” protokolün geçersiz olacağı ve icra takibinin devam edeceği öngörülmüş olup, protokol ile borcun kabul edildiği ve bu durumda artık haciz baskısından bahsedilemeyeceği gibi ayrıca edimlerin de yerine getirilmediği gözetilerek açılmış bulunan menfi tespit davasının reddi gerekeceği-
İmzanın davacıya ait olduğu gözetildiğinde, bu belgenin davalının savunmasını teyit ettiği ve davacıyı bağlayacağı, bu şekilde bir ilave yapılmış olmasının belgenin inançlı işlemin belgesi olma niteliğini kaybettiği şeklinde nitelendirilemeyeceği gibi ayrıca belgenin muhteviyatını ve orada benimsenen olguları hükümden düşürmeyeceğinden, taraflar arasında inançlı işlemin varlığının sabit olacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.