Taraflar arasındaki artık değere katılma alacağı davasında, mahkemece davacı lehine USD ve EURO cinsinden belirlenen alacağın, 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesi uyarınca, Devlet bankalarının aynı cinsten açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uyguladığı en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemeden çıkma kararının onaylı bir örneğinin ortağa tebliğinin zorunlu olup, tebliğinden itibaren üç ay içerisinde genel kurula itiraz edilebileceği ya da mahkemeye dava açılabileceği aksi halde ihraç kararının kesinleşeceği- Dava açılmasına ilişkin bu sürenin hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece de re'sen dikkate alınması gerektiği- Ortağın, tüm unsurları ile birlikte ihraç kararının içeriğini bildiğini kanıt yükünün davalı kooperatife ait olduğu- Ortağın ihraç kararının varlığını sadece haricen öğrenmesinin tebliğ zorunluluğunu ortadan kaldırmayacağı-
İİK'nin 281/2. maddesi ile 257 vd. maddeleri uyarınca verilen ihtiyati haciz kararlarının konuları ve sonuçları itibariyle birbirlerinden farklı oldukları, İİK'nin 281/2. maddesine göre ihtiyati haciz kararı sadece iptali istenen tasarrufi işlem hakkında verilebileceği gibi ihtiyati haciz kararından sonra tasarrufun iptali lehine sonuçlanan davacı alacaklının yeni bir takibe girişmeksizin iptal davası açılmadan önce başlatılan icra takibinden alacağını tahsil edebileceği, bu nedenle mahkemece tasarrufun iptali davalarına özgü İİK'nin 281. maddesi hükmüne göre değerlendirme yapılarak ihtiyati haciz kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı-
19. HD. 20.11.2018 T. E: 2392, K: 5916-
Davalı hakkındaki dava red edildiğine ve değeri belirlenmediğinden anılan davalı yararına tapudaki değeri dikkate alınarak maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği-
Kat malikleri kurulu kararına dayalı mantolama işleminden kaynaklanan icra takibine dayalı itirazın iptali istemine ilişkin davada, ana taşınmazın tek ada ve tek parsel üzerinde bulunduğu ve kat irtifakı kurulu olduğu anlaşıldığından, olayda Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanacağı- Kat Mülkiyeti Kanununun Ek 1. maddesi uyarınca, bu kanundan doğan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesince çözümleneceği-
Türk Borçlar Kanunu'nun 120. maddesi gereğince, uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre belirleneceği-Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacağı-Akdi faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdi faiz oranı birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdi faiz oranının geçerli olduğu, bu durumda icra takibine konu edilen temerrüt faizi konusunda davanın halen derdest olması sebebiyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 120. maddesi çerçevesinde değerlendirme yapılarak bir karar verilmesi yönünden hükmün bozulması gerektiği-
Davacının davalı banka nezdinde vadeli hesabında bulunan paranın usulsüz şekilde diğer davalı O. Arıkan’a ödenmesi nedeniyle maddi-manevi tazminat istemi-
Tasarrufun iptali davalarında vekalet ücreti, takip konusu alacak miktarı ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden nispi olarak hesaplanması gerekeceği-
İtirazın iptali davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.