İstihkak davalarında da borçlu tarafından ticari emtianın büyük bir bölümünün üçüncü kişiye devredilmiş olması halinde İİK.’nun -tasarrufun iptaline ilişkin- 280/3 maddesinin uygulama alanı bulacağı; mahkemece, üçüncü kişinin borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği sonucuna varılırsa, istihkak davasının alacaklı lehine sonuçlandırılacağı-
Davalı şirket ortağı aleyhine yapılmış takip, gönderilmiş bir ödeme emri ve kesinleşmiş bir takip bulunmadan şirketin vergi borcu nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının "ön koşul yokluğundan reddine" karar vermesi gerektiği- 6183 sayılı Kanun'dan doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerektiği-
ZMSS poliçesi ile teminat altına alınan araçların karıştığı trafik kazası sonucunda davacıların eşi ve babası olan M.İ'nin ölmesi nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davada; davacılar vekili tarafından dava dilekçesi ve bedel artırım dilekçesinde her bir davacı için ayrı ayrı tazminat talep edildiği, ancak Uyuşmazlık Hakem Heyetince her bir davacı yönünden ayrı ayrı hükmedilen miktarlar gösterilmeksizin toplam şekilde davacılar yararına tazminata hükmedilmesinin isabetli olmadığı-
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat davası-
Eksik ödenen nakliye bedellerinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptali davasıdır. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiştir. Davalının davacıya kestiği lojistik bedeli fiyat farkına-
Bir şeye malik olan kimsenin, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahip olduğu, malikin, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebileceği, paydaşların biri tarafından elatmanın önlenmesi istenmesine yasal bir engelin olmadığı-
Tamamen kusurlu olan yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Mirasbırakanın temlik tarihlerindeki ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmadığı, temlik tarihinden önce ve devir tarihi ile öldüğü tarihte üzerine kayıtlı başka taşınmazların bulunup bulunmadığının ilgili kurumlardan sorulup tespit edilmediği görüldüğünden dava konusu taşınmazlar bakımından araştırma ve inceleme yapılması, toplanacak deliller toplanan delillerle birlikte değerlendirilerek miras bırakanın gerçek amacının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması, ondan sonra varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek sonuca gidilmiş olmasının doğu olmadığı- Feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman davadan feragat edilebileceği-
Aynı bononun, bedeli bölünmek sureti ile tarafları aynı farklı icra takiplerine konu edilerek tahsil edilmeyeceği- İlk takip dosyasında kısmi asıl alacak talep eden alacaklımın bono miktarından geriye kalan alacağından vazgeçmiş ya da tahsil etmiş sayılacağı, artık geriye kalan bono miktarını farklı bir kambiyo takibine konu edemeyeceği- Alacaklı tarafından yasadaki boşluktan yararlanılarak aynı bononun tahsili için bölünerek ayrı ayrı takip başlatılarak sebepsiz zenginleşmeye neden olacak şekilde davacı borçlu tarafa fazladan avukatlık ücreti ve takip masrafları yükletilmesine neden olunmasının da hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu- Takip dayanağı senet aslının icra kasasında bulunmasının zorunlu olduğundan ilk takip devam ederken aynı senet aslı ibraz edilmeden yeniden ikinci bir takip başlatılmasının da düşünülemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.