Alacaklı vekiline ait, «vekalet ücreti»nin, «bütün alacaklıları ilgilendiren gider»lerden olmadığı, bu nedenle satış bedelinden öncelikle ödenemeyeceği – İcra (takip) vekalet ücretinin -İİK 138/III uyarınca «takip masrafları»ndan olduğu ve- Avukatlık Kanununun 166 ncı maddesindeki özel düzenleme dışında- sıra cetvelinde bir öncelliği bulunmadığı—
Davacılar ile davalılar arasında imzalanan ortaklık sözleşmesi ve dava konusu taşınmazların satış akit tablosundan davacıların gerek tapu memuru önünde ve gerekse sonrasında yazılı sözleşme imzalanması sırasında dava konusu taşınmazların satışta aracılık yapan davalı adına kayıtlanmasını kabul ve bu hususa muvafakat ettikleri, davacılar tarafından davalı yönünden hile ve desisenin gerçekleştirilmesi suretiyle tapunun edinildiği ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Dava konusu taşınmazın, 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararıyla belirlenen veya belirlenecek olan kıyı kenar çizgisine göre değerlendirilmesi, ayrıca 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle 3402 sayılı Yasa'nın 36. maddesine bazı ilaveler getiren 36/A maddesi hükmüne göre kadastro işlemleri sebebiyle açılan davalar nedeniyle, yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulmaması gerekeceği-
Ticari araç devrinin İİK. mad. 280/3-son gereğince iptale tabi olduğu; 2918 s. KTK. mad. 20/d gereğince harici araç satışlarının geçerli olmadığı- Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı ile iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak, düşük olan değer üzerinden hesaplanacağı-
Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği, o halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminata hükmedilmesi gerekeceği - Davacı kadının boşanma davası kabul edildiği ve kendisini vekille temsil ettirdiği için yararına maktu vekalet ücreti takdir edilmesi gerekeceği –
İlâmda alacağın «ilâm tarihinde» muaccel olacağı, bu nedenle ilâmda faiz hakkında hüküm bulunmaması -hatta, faiz isteğinin açıkça reddedilmiş olması- halinde, alacaklının «ilâm tarihi» veya «takip tarihi»nden itibaren faiz isteyebileceği–

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.