Davalı Genel Müdürlüğün, davacıya haricen satıldığını bilerek uyuşmazlık konusu daireyi satın almasının, onun kötüniyetli olduğunu göstermeyeceği ve tapuda yapılan iktisabı geçersiz kılmayacağı–
Marka hakkına tecavüz-Tecavüzün durdurulması- Maddi tazminat- Yoksun kalınan kazanç- İnternet sitesindeki görsellerin içerikten çıkarılması, mümkün olmadığı takdirde erişimin engellenmesi- Tanıtım malzemelerine el konularak imhası-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun zarar nedeniyle tazminat istemi-
Davadan önce davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı ve davacının borçlu olup olmadığı hususu yargılamayı gerektirip gerektirmediği ve yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olup olmadığı-
Tapu iptali ve tescil davasının davacının taşınmaz mülkiyetini yitirdiğinin kesinleştiği (iptal ve tescil davası kararının kesinleştiği) tarihten sonra açılabileceği-
4. HD. 25.04.2023 T. E: 2021/10080, K: 5536
Mahkemece dava kabul edildiğine göre HMK'nın 326. maddesi gereğince, yargılama giderlerinin aleyhlerine hüküm verilen davalılardan alınmasına karar verilmesi gerektiği- Davanın(tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescili) niteliği gereği, yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin doğru görülmediği-
Menfi tespit ve istirdat davalarının genel hükümlere tabi olduğu ve göreve ilişkin özel bir hükmün öngörülmediği-
TOKİ borcunun defaten ödenmesinden iki gün önce çekilen kredinin, başka yere harcandığı ileri sürülüp kanıtlanamadığına göre yapılan ödemede kullanıldığının kabulünün gerektiği, davalı yanca kullanılan krediye ilişkin kredi sözleşmesi ve ödeme planı ilgili bankadan getirtilerek kredinin alındığı tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar yapılan ödeme ile bu tarihten sonraki bakiye ödemeler dikkate alınarak hesaplama yapmak, davalı lehine oluşan usuli müktesep hak da göz önünde bulundurularak davacının katılma alacağını belirlemek ve bu miktara hükmetmekten ibaret olacağı, artık değere katılma alacağının ve araçtan kaynaklı katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği-
Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 s. Kanun kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerektiği- Ticari şirketin müşaviri olan davalının tüketici sıfatını taşımadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı ve dava da mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığından, vekalet ücretinin ödenmemesinden kaynaklı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali için açılan davaya asliye hukuk mahkemesinde bakılması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.