Ortak tarafından kooperatif aleyhine açılmış bağımsız bölüm teslimi mümkün olmaz ise bedelinin tahsili istemi- Ceza dosyasındaki bilirkişi raporları dikkate alındığında; davacının hissesini devraldığı dava dışı kişinin davalı kooperatife yaptığı ödemelerinin gerçek olup olmadığı, gerçek olduklarının kabulü halinde toplam ödeme miktarının ne kadar olduğu ile hisse bedelini karşılayıp karşılamadığı ve aynı miktarda ödemesi olan diğer ortaklara, eşitlik ilkesi gereğince, tahsis yapılıp yapılmadığı hususlarında tereddüt hasıl olduğundan, tarafların iddia ve savunmaları ile delilleri incelenip, belirtilen hususları açıklamak ve bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri gidermek üzere konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Mahkemece tespit edilen ivaz bedelinin birlikte ifa kuralı uyarınca depo edilmesi için davacıya süre verilmesi, depo etmesi halinde, tahsis isteyebileceği gözetilerek, depo edilen bedelin karar kesinleştiğinde davalı kooperatife ödenmesi koşulu ile dava konusu bağımsız bölümün davacıya tahsisine karar verilmesi, depo etmemesi halinde, tahsis isteminin reddine karar verilmesi gerektiği; ivaz bedelinin hükmün kesinleşmesi ile dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davacıdan alınıp davalıya verilmesine şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Eser sözleşmesi gereği kesilen nakdi teminatın iadesi istemi- Fesih ve İbra Protokolünde nakti teminatın ya da nakti teminat yerine verilecek teminat mektubunun bir sene sonra iade edileceğinin düzenlenmediği- Nakti teminatın, davacı çalışanlarının işçilik hakkı alacaklarını davalıdan talep etmelerine karşılık davalıda kalmasına karar verildiği anlaşılmış olup taraflar arasında aktedilen sözleşme, karşılıklı mutabakat ile feshedildiğinden sözleşme maddelerine göre inceleme yapılmaması ve protokolün esas alınması gerektiği- Davalı, davacının işçilerinin kendilerine dava açtıklarını, belirli ödemeler yapıldığını ve derdest davalar olduğunu, davacı ise davalı tarafından sunulan dosyalardaki çalışanların sigortalı çalışanları olmadığını ileri sürmesine rağmen mahkemece, nakti teminatın iade edilmemesi nedeni olarak gösterilen dosyalar celp edilerek belirtilen dosyalardaki işçilerin davacı çalışanı olup olmadığı, davacı çalışanı ise davaların iş bu dava konusu sözleşme kapsamındaki işçilik alacakları için açılıp açılmadığı, davacı çalışanları ve dava konusu sözleşme kapsamında açılan davalar ise ödenen bedelin ne kadar olduğu araştırılmadan sözleşme ve fesih protokolündeki teminatın iade şartları oluşmadığı, zamanaşımı süresince de işçilerin davalar açabileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece davalının delil olarak sunduğu dava ve icra dosyalarının aslının ya da onaylı örneklerinin celp edilerek, dosyalardaki kişilerin davacı çalışanı olup olmadığı, işçilerin nakti teminat kapsamındaki dava konusu sözleşmeye yönelik işteki alacakları için dava açıp açmadıkları araştırılıp davacı çalışanı değilse ya da dava konusu sözleşme kapsamındaki işçilik alacağı için açılan bir dava yok ise davanın kabulüne, davacı çalışanı ise ve dava konusu sözleşmeden kaynaklı açılmış kesinleşen ve derdest dosyalar var ise hep birlikte değerlendirilip davalının iade etmesi gereken nakdi teminat olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Şikayetçinin hem şikayet edilenlerin alacağının esas ve miktarına hem de sıra cetvelindeki sıraya itiraz etmesi halinde,görevli mahkemenin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinin olduğu-
Davaya konu alacağın tahsil edilerek infazen dosya borcunun kapatıldığı anlaşıldığından tasarrufun iptali davasının konusuz kaldığı-
4. HD. 24.04.2023 T. E: 2021/26744, K: 5517
Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı alacak istemi-
Tavzih istenebilmesi için hükmün kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. İlam tamamen icra edilinceye kadar tavzih istenebilir. Hüküm ancak onu vermiş mahkemece tavzih edilebilir. Dosya kapsamından, davalının soyadındaki karışıklık nedeniyle hükmün infaz edilemediği, mahkeme kararının infaz kabiliyeti bulunmadığı için müphem olan hükmün tavzihi talebinin reddine karar verilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Avukatlık Ücret Tarifesinden kaynaklanan vekalet ücretinin muayyen olduğu
Kesinleşen ortaklığın giderilmesi davasından sonra, paydaşlardan birinin dava konusu taşınmaz üzerindeki yapının kendisine ait olduğunu ileri sürerek açtığı davanın, mukdesatın tespiti niteliğinde değil, mukdesat bedeli sebebiyle davalıların hisselerine düşen miktarın fazla kısmı bakımından sebepsiz zenginleştikleri iddiasına dayalı eda nitelikli alacak davası niteliğinde olduğu, sebepsiz zenginleşmeye dayananın dava hakkı ve zamanaşımı başlangıç tarihinin ortaklığın giderilmesine onu taşınmazın satışının yapılıp bedelinin taşınmaz maliklerine ödendiği tarihte başladığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.