Davacı şirketin davalı organize sanayi bölgesi üyeliğinden ihracı ve arsa tahsisinin iptali nedeniyle uğradığı zararın ödetilmesi istemi-
Davaya konu, davalıdan istenen aidat miktarı ve faiz oranı genel kurul kararları ile belirlendiğinden ve genel kurul kararları da sözleşme niteliğinde olduğundan, davalı ortaktan aidat borcunu geç ödemesinden dolayı istenebilecek azami faiz oranı TBK'nın 120/2. maddesinde düzenlenmiş yılık temerrüt faiz oranı olup, davacı kooperatifin genel kurullarında kabul edilmiş temerrüt faiz oranının, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/1. maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacağı-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olup hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminata takdir edilmesi gerektiği- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk yararına takdir edilen iştirak nafakasının az olup hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle tazminat istemi-
Mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılığın bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşme kapsamındaki işlerin bedeli Euro olarak belirtilmiş ise de, davacı tarafça TBK'nın 99.maddesi gereğince seçimlik hakkını TL olarak kullanıldığı, taraflar arasındaki sözleşmede düzenlenen akdi faizin döviz cinsinden ödenecek alacaklara ilişkin olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteği-
4. HD. 25.11.2021 T. E: 6379, K: 9198-
İlamda açıkça net alacağa hükmedilmemesi halinde, hükmedilen alacağın brüt kabul edileceği, alacaklının ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabileceği-
İlamda hükmedilen ücreti vekaletinin avukata ait olduğu tartışmasız ise de, ödenmeyen avukatlık ücreti ancak asil adına takibe konularak tahsil edilebileceğinden, İcra takibi de vekil vasıtasıyla yapıldığına göre alacaklı yararına İİK'nun 138. maddesi uyarınca avukatlık ücreti hesaplanacağından, takipte, icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık olmadığından, mahkemece icra vekalet ücretine yönelik şikayetin reddi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.