Geçit hakkının verilmesine ilişkin davalarda, kurulan geçidin, ana yola kesintisiz ulaşması gerekeceği–
Borçlunun iflas davası sırasında ölmesi halinde alacaklının iflas davasının -tereke temsilcisine «depo emri» tebliğ ettirerek- tereke hakkında devamını isteyebileceği, bu dava sonucunda borçlunun değil terekenin iflasına karar verileceği—
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunmasının ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesinin gerekeceği, alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz malikinin ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebileceği-
... Bölge Adliye Mahkemesi kararı; davalı şirket vekiline 03.08.2018 günü tebliğ edilmesine karşın, İİK'nın 164. maddesi hükmünde öngörülen 10 günlük süre geçildikten sonra, 14.08.2016 tarihinde kararın düzeltilmesinin istenildiği- HMK'nun 103. maddesinin 1/e bendinde gösterildiği üzere, iflas davalarında süreler adli tatilde de işlemeye devam ettiğinden davalı vekilinin temyiz itirazı süresinde olmadığı- Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 E., 1990/4 K. sayılı İçtihatı Birleştirme Kararı'nda Yargıtay tarafından da karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla temyiz isteminin reddi gerektiği-
Mahkemece tefhim edilen depo emrinin ayrıca tebliğine karar verilmiş olması halinde, tebliğ işlemi yapılmadan iflas kararı verilemeyeceği—
Şuf’alı payın ilişkin olduğu taşınmaz, paydaşlar arasında özel ola-rak taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken, paydaşlardan birinin payını üçüncü şahsa satması halinde, diğer paydaşların şuf’a hakkını kullanmasının iyiniyet ile bağdaşmayacağı, «fiili taksim iddiasının davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi, bu hususun mah- kemece de doğrudan doğruya nazara alınması gerekeceği-
HUMK.'nin 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddinin gerektiği-
Çaplı taşınmazlara yönelik ecrimisil istemi-
Muhdesatın, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı bağımsız bir mülkiyet ya da sınırlı bir ayni hak sağlamayacağı, muhdesat sahibinin hakkının sadece kişisel bir hak olduğu; bir kişi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 s. K. mad. 19/2. hükmünün olanak sağladığı, muhdesat konusu ile arazinin bütünleşmesine engel olduğundan, arazi sahibinin mülkiyet hakkını ileri sürmek suretiyle ve muhdesat bedelinin hak sahibine ödenmesi koşuluyla mahkemeden terkin talebinde bulunulmasının olanaklı olduğu-
Davalı tarafça, yapılan işler kapsamında avans ödemeleri yapıldığı iddia edilmiş ve taraflar arasındaki sözleşmelerle bu husus teyid edilmesine rağmen belirlenen ücretten avans ödemelerinin sonuç ödemeden mahsup edilmemesinin hatalı olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.