İtirazın iptali davası-
Mahkemece, kayıt kabul talep edenin, çek yaprağı başına Yasa gereği yaptığı ödemeleri bir teminattan karşılanacağı veya Yasa gereği yapılacak ödemelerin çek hesap sahibinden talep edilmeyeceği yönünde taraflar arasında yapılmış bir sözleşme olup olmadığı hususları araştırılarak, sonuca ulaşılması gerektiği, bu durumda, mahkemece, taraflar arasındaki hükümleri incelenerek, bankanın çek yaprağı başına sorumluluğu ile ilgili müşterisine rücu edemeyeceğine ya da bir teminattan karşılanacağına ilişkin bir hüküm bulunması halinde talebin şimdiki gibi reddine, aksi halde, İİK'nın 197/1. maddesi gereğince şarta bağlı olarak kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Itirazın iptali davaları, takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan alacağın takip tarihi itibariyle saptanması gerekeceği, itirazın iptali davalarında takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemeler bakımından dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, hukuki yarar dava şartlarından olduğundan mahkemece re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Borçlunun itirazından sonra, kefilin ipotekli taşınmazı satılarak paraya çevrilmesi ve itirazın iptali davasının daha sonra açılmış olması karşısında, davacı bankanın ipotekli taşınmazın satış bedelinden, borca karşılık tahsil ettiği miktar yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı-
Kredi Sözleşmeleri karşılıklı taahhütleri içerdiğinden kefilin tek yanlı olarak bildirdiği irade beyanı ile kefaletten vazgeçemeyeceği, bu şekildeki bir bildirimin akdin diğer tarafınca açıkça kabul edilmedikçe hukuki sonuç doğurmayacağı-
İcra dairesindeki kefaletlerin ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabi olduğu- İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi yargılamayı gerektirdiğinden ve genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olduğundan, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptalinin talep edilemeyeceği-
Ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasında, alacak miktarının kredi sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak hesaplanması gerektiği, TBK'nun 88 ve 120. maddeleri dikkate alınarak yapılan bilirkişi incelemesine göre hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit-itirazın iptali davasında, davacı-birleşen davada davalı kefilin genel kredi sözleşmesinde sorumlu olduğu kefalet tutarı ve birleşen davada davalı-kefil tarafından takip tarihinden önce kefalet limitinin de üzerinde kalacak miktarda ödeme yaptığı ve bu hususun birleşen davada davacı banka kayıtları ile sabit olması da gözetildiğinde birleşen davada davalı kefil için de takip yapılmasının İİK. mad. 67/2 anlamında davalı bankanın kötü niyetli olduğu ve birleşen davada davalı vekilinin cevap dilekçesinde bu yönde bir talebi olduğunun da göz önüne alınması gerekeceği-
Genel Kredi Sözleşmesi’ nde müteselsil kefil olan davacının ödediği borçtan dolayı ipotekle temin edilen alacağın ödeme miktarı kadar devir ve temliki istemi-
Alacaklının, almış olduğu teminatı, kefilin zararına olarak tenkis etmesi veya elinden çıkarması halinde kefile karşı sorumlu olacağı–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.