22. HD. 14.02.2019 T. E: 2018/11183, K: 3474-
Taraflar arasında imzalanan hizmet sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat istemi-
9. HD. 02.07.2018 T. E: 2017/3171, K: 14252-
22. HD. 23.10.2018 T. E: 13700, K: 22862-
Sözleşmenin taraflarca "araç kiralama sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmesi sözleşmenin niteliği açısından bağlayıcı olmadığı- Sözleşmenin niteliğinin belirlenmesi için öncelikle davacıya ait kullanımı özel teknik bilgi ve belge gerektiren iş makinesinin kiraya veren tarafından istihdam edilen operatör tahsis edilerek davalıya teslim edilip edilmediğinin taraflardan sorularak saptanması, İnsan unsurunun kira sözleşmesinin konusu olamayacağının gözetilmesi, sonrasında ise sözleşme hükümleri değerlendirilerek sahada kullanılan iş makinesinin davalının kullanımına terk edilip edilmediğinin buna göre sözleşmenin kira sözleşmesi veya hizmet sözleşmesi olup olmadığının yorumlanması gerektiği- Uygulamada “sürücülü kiralama” diye ifade edilen ilişkilerde örneğin “vinç hizmeti, kepçe hizmeti, taşıma hizmeti” verildiğinin kabul edildiği; bu nedenle mahkemece, değinilen yönler araştırılıp değerlendirilmeden uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığından bahisle görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Davaya konu yıkılan direğin de içinde bulunduğu enerji iletim hattının dava dışı şirket tarafından yüklenici X şirketine yaptırıldığı, işin tamamlanmasından sonra, yapılan ağaç kesimi nedeni ile direğin ve bağlantı iletkenlerinin, faz izolatörlerinin hasarlandığı, ağaç kesim işinin enerji iletim hattına ait direklerin montajından önce tamamlanması gerektiği, ancak bu duruma dikkat edilmeksizin direklerin dikiminden sonra ağaç kesimi yapılmasının dava konusu hasarın öncelikli sebebi olduğu - Dava dışı şirketin iş sahibi olarak direklerin montajına başlanılmadan önce ağaç kesim işinin tamamlanıp tamamlanmadığının kontrol ve denetimini yapmaması nedeni ile zararın oluşumunda % 45 oranında kusurlu olduğu - Dava dışı Y'nin ağacın kesim işini yaptırdığı, yeterlilik belgesine sahip ehil kişiler vasıtasıyla yaptırması gerekirken köyden temin edilen işçilerle yaptırmış olması nedeniyle olayda % 35 oranında kusurlu olduğu- Z şirketinin direklerin montajına başlamadan önce kendisine yer teslimi yapılırken kesilecek ağaçlar konusunda uyarıda bulunmaksızın direk montajına başlaması, ehil olmayan işçilerin ağaç kesimi yapmasına izin vermiş olması sebebiyle % 5 oranında kusurlu olduğu- Davalı O şirketinin ağaç kesim işini hızlandırmak ve kısa sürede sonuçlandırmak amacıyla dava dışı şirket adına ağaç kesim işini yaptırdığı ve bu iş için Y ile anlaştığı ve Y tarafından adına düzenlenen fatura bedelini ödediği, bu kapsamda ağaç kesiminde çalıştırılan işçilerin yapılacak iş için yeterliliklerinin olup olmadığı konusunda gerekli denetimi yapmamakla olayda %15 oranında kusurlu olduğu-, Üzerine ağaç devrilmek suretiyle hasarlanan enerji iletim hattı direği ile, 12 - 14 nolu direkler arasındaki faz iletkeni, OPGW koruma iletkeni, hırdavatlar ve izalatörlerin yeniden yapımı sebebiyle oluşan hasar bedelinin 685.297,80 TL olduğu, temlik alan davacı tarafından 523.927,13 TL sinin dava açıldıktan sonra Z. İnşaat Ltd.Şti.ne ödenmiş olup temlik alınmakla rücuen 523.927,13 TL alacağın olduğu ancak ödenen tazminat bedelinin kendi sigortalısı ve sigorta ettireninin kusuruna isabet eden kısmını talep edemeyeceği - Kendi sigortalısı dava dışı şirketin % 45 oranında, sigorta ettiren Z şirketinin % 5 oranında kusurlu olup toplam % 50 oranın düşümü ile davanın niteliği ve tarafları da nazara alınarak Y'nin dava dışı ve ağaç kesim işini yapan olmakla bakiye %50 kusur oranına isabet eden 523.927,13 TL nin %50 si 261.963,56 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır...
İtirazın kaldırılması istemine ilişkin başvurunun icra mahkemesince görülmesi gerektiği-
HMK'ya göre; taraflardan birinin ölümü hâlinde, mirasçılar mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği, bununla beraber hâkimin, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği- Dava açıldıktan sonra vefat eden davacının vefatından sonra, yargılamaya devam edilebilmesi için, mirasçıların tamamının davaya katılımının sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde; tüm mirasçılardan izin alınması veya terekeye temsilci atanması yoluyla taraf teşkilinin sağlanması konusunda davacı vekiline süre tanınarak, taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.