Davacı vekili tarafından mahkemece alınan bilirkişi raporunda alacağın daha fazla hesaplanması üzerine ilk kararda hüküm altına alınan tutar dışında kalan bakiye kısmın tahsili için davalı aleyhine başlatılan takibe itirazın iptali istemiyle açılan ve diğer ek davanın, mahkemesince her iki dava arasında hukukî ve fiili irtibat bulunduğu, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerini de etkileyeceği gerekçesiyle birleştirilmesine karar verilerek bu dosya arasına gönderildiği, ancak; mahkemece gerekçeli karar başlığında birleşen davaya ilişkin bilgilere yer verilmediği gibi, birleştirilen dava ile asıl davanın birbirinden bağımsız olduğu, bağımsızlığını koruyan her bir dava hakkında ayrı ayrı yargılama yapılarak hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin direnme kararı verilmesinin hatalı olduğu- Bozmadan sonra birleştirilen dava hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddine dair önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemi-
Boşanma davasında, davalının ruhsal rahatsızlığı ileri sürülmüş ve bu iddia bir kısım delille de doğrulanmış olduğundan, mahkemece; TMK. 405 ve HMK. mad 56/1 uyarınca davalının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi gerektiği-
İtirazın iptali davasının, dava şartı arabuluculuk kapsamına girmediği-
Haksız kesinti olduğu iddiası ile 5.125.89 TL alacağın tahsili isteğine ilişkin olan miktarın hakem heyeti görevine girmediği-
Sosyal Güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda -hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere- dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesinin zorunlu olduğu-
Tefecilik iddiasının dar yetkili icra mahkemesince incelenmesinin mümkün olmadığı-
Davacı tarafından birlikte istihdam, geçici iş ilişkisi, işyeri devri, iş sözleşmesi devri ya da muvazaa veya tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasını gerektiren başkaca durumların iddia edilmediği, bu halde sırf yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile ortaklarının bir kısmının aynı olması ve holding-yavru şirket ilişkisinin bulunması davalı şirketin de davacının taleplerinden sorumlu olduğunu sonucunu doğurmayacağı, dosya kapsamındaki belgelere göre yargılama sırasında davacının işvereninin dava dışı şirket olduğu anlaşılmasına rağmen, davacı tarafından maddi hataya dayalı bir taraf hatası yapıldığı ileri sürülerek dava dışı bu şirketin davaya dahil edilmesinin de istenmediği, şu halde davanın husumet sebebiyle reddi gerekirken bunun yapılmayarak dava hakkında karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Dava, imar ihya ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescil istemi- Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış, sadece hava fotoğrafları dosyaya getirtilerek bilirkişi tarafından dava konusu yer harita üzerinde işaretlenmekle yetinilerek dava konusu edilen bölümün imar planı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılmadan tek kişilik ziraat ve tek kişilik jeoloji bilirkişi raporu ile yetinilmesi ve eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesinin hatalı olduğu-
Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir...

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.