Yetki itirazının da görevli mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, itirazın iptali davasına bakan mahkemece görevsizlik kararı verildiği halde, yetki hususu da incelenerek yetkisizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Taraflar arasında görülmekte olan itirazın iptali davasında, davacı alacaklı, şirket hesabından 180.000,00 TL çekildiğini, ödeme dekontundaki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürmüş olsa da, dekonttaki imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olduğunun ATK raporu ile belirlendiği, davaya konu şirket hesabının açıldıktan kısa bir süre sonra kapatıldığı, hesapta sadece 12 adet hareket olup, çekilen 180.000,00 TL'den 6 yıl boyunca haberdar olunmamasının 'hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu' dikkate alındığında, mevcut takibin haksız ve kötüniyetli olarak yapıldığının sabit olduğu-
Kiralanana yapılan faydalı masraflar için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada; davacı kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu giderlerden alınıp götürülmesi mümkün olmayan ve kiraya veren tarafından benimsenenlerin yapıldıkları tarihler itibariyle bedellerini vekaletsiz iş görme hükümlerine göre isteyebileceği; (TBK 530, BK.nun 414.md.) Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları, kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle belirlenecek değerinden yıpranma payı düşülmek suretiyle elde edilecek değeri isteme hakkı olduğu; imalat bedellerinin yapıldığı tarih esas alınmış olup kullanım bedelinin düşülmesi gerekeceği; bu durumda mahkemece konusunda uzman bilirkişiden yeniden rapor alınarak davacı kiracı tarafından yapılan imalatların yıpranma payı düşülmüş olarak imalat tarihi itibariyle değerlerinin ne olduğu belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davanın, davacının noksan kalan maddi tazminatı istemine ilişkin olduğu, bu tür davalarda, karşılanmayan zararı tesbit için yeniden hesap raporu alınarak, son ücret ve son katsayı artışları da nazara alınarak, yapılacak hesap sonucunda belirlenecek miktara, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakta gözetilerek, karar vermek gerekeceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
İtirazın iptaline karar verilmesine rağmen, alacağın faturaya dayalı “likit” olduğu gözetilmeksizin inkar tazminatına hükmedilmemesinin bozmayı gerektireceği-
Davalı tarafça, yapılan işler kapsamında avans ödemeleri yapıldığı iddia edilmiş ve taraflar arasındaki sözleşmelerle bu husus teyid edilmesine rağmen belirlenen ücretten avans ödemelerinin sonuç ödemeden mahsup edilmemesinin hatalı olduğu-
İtirazın iptali davası-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye hak ediş bedeli alacağına ilişkin itirazın iptali istemine ilişkin uyuşmazlıkta; bölge adliye mahkemesince davalı vekilinin istinaf dilekçesinde işlemiş faiz yönünden itirazının bulunmadığı gerekçesiyle bu iddiasını değerlendirmemiş ise de, davalı vekilinin istinaf dilekçesinde işlemiş faiz yönünden itirazının bulunduğu, bu faiz yönünden yapılan temyiz itirazı incelendiğinde, davalı tarafın davacı tarafa bakiye iş bedeli alacağı yönünden ihtarname gönderdiği ve davalı tarafın temerrüde düşmüş olduğu, asıl alacağa işlemiş faiz yönünden hesaplama yapılırken davalının temerrüde düştüğü tarih ile takip tarihi arasında hesaplama yapılması gerekirken, temerrüde düşürülme tarihi dikkate alınmadan hüküm verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Mahkemece “taraflar arasında daha önce görülüp sonuçlandırılan ilamda da davanın dayanağı olan faturanın inceleme konusu yapıldığı, bu faturanın davalının ticari defterinde kayıtlı olmadığının anlaşıldığı, davacının bu fiyat farkı faturasına dayanarak sonra kesilen düşük birimli faturaların belirlenen önceki birim fiyatlarının kabul edilmiş olması nedeniyle bütün iş için uygulanamayacağı, taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı firmanın bu fiyat farkına ilişkin olarak düzenlenen fatura nedeniyle bir alacak talep edemeyeceğinin belirlendiği, aynı olaya ilişkin olarak açılan davada kesinleşen hüküm uyarınca davacının düzenlenen bu fiyat farkı faturası nedeniyle talep edebileceği herhangi bir alacağının bulunmadığı” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.