Kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Alacaklının ikamet ettiği yerin BK’nun 73. (TBK m.89) maddesi uyarınca yetkili olup olmadığının belirlenebilmesi için, öncelikle borçlunun bu itirazı incelenerek, taraflar arasında akdi ilişki olup olmadığının ve icra takibinin gerçekte bir para alacağına dayalı olup olmadığının belirlenmesi gerektiği-
İİK’nun 165/I maddesi uyarınca iflasın açılması kararında “iflasın açılma anı”nın gün ve saat olarak gösterilmesi gerekeceği-
Dava konusu alacak faturaya dayanmakta olup, borçlu tarafından bilinebilecek niteliktedir. Mahkemece alacağın “likit” olduğu gözetilerek, itirazında haksız olan davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Dava konusu alacak banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup likit(bilinebilir, belirlenebilir) olduğundan kabul edilen kısım üzerinden İİK'nın 67/2 maddesi uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Davada görev ve yetki itirazı birleştiği takdirde, önce görev meselesinin çözülmesi gerekeceği, çünkü yetkisizliğe ilişkin ilk itirazı halledecek mahkemenin, esas davayı görmeye yetkili olan mahkeme olduğu-
İtirazın iptali davası bozma kararına uyularak-
Tüzel kişiliği bulunmayan dershanenin, davada taraf sıfatıyla yer alamayacağı ve hakkında hüküm oluşturulamayacağı-
Davacı tarafça itiraz edilmedikçe yargılamanın her safhasında davalı tarafından kötü niyet tazminatı istenebileceği-
Davacı, icra takibinde açıkça temerrüt faizi istemiş olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 25. maddesi gereğince, hakim taleple bağlı olduğundan mahkemece talep edilmeyen vade farkının hüküm altına alınmasının usul ve yasaya aykırı bulunduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.