İpotek tesisine ilişkin işlemden önce tapu kütüğünde "aile konutu" olduğuna ilişkin bir şerh bulunmadığına göre, davalı şirketin ipoteğe ilişkin kazanımı iyiniyetli olması halinde korunması gerekeceği-
Dava Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca "aile konutunun malik olmayan eşin muvafakati olmadan kiraya verilmiş olması nedeniyle kira sözleşmesinin iptali ve tahliye" istemine ilişkin olup, davaya aile mahkemesince bakılacağı-
Tapuda kargir ev ve arsa vasfındaki dava konusu taşınmaz üzerindeki bağımsız bölümün davacı ve ölen eşinin aile konutu olduğu; konutun "aile konutu" olduğunun tespitine karar verilmesi gerekeceği-
Evlilik birliğinin korunmasına yönelik önlemler konusunda yetkili mahkemenin eşlerden herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesi olacağı-
Aile konutu olan taşınmaza boşanma hükmünün kesinleşme tarihi ile sınırlı olarak aile konutu şerhi verilmesi gerekeceği-
Miras hissesine mahsuben aile konutunun intifa hakkının kendisine tahsisi istemi ile açılan davada; Husumetin diğer mirasçılara tevcihi ve davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekeceği-
Boşanma hükmü ile evlilik birliği sona erdiğinden, taşınmazın aile konutu niteliğinin de ortadan kalkacağı, açıklanan nedenle, aile konutu şerhi konulması talebinin konusu kalmadığından, bu taleple ilgili olarak "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm oluşturulması gerekeceği-
Covid 19 salgını sonrası dünyada ve ülkemizde meydana gelen ekonomik durgunluk, üretim süreçlerindeki yavaşlama sonunda fiyatlarda meydana gelen ani, orantısız yükselişle birlikte paranın alım gücündeki değişiklikler ile taşınır ve taşınmaz değerlerinde oluşan büyük artışlar, 7343 sayılı Kanun ile mahcuz ya da merhun malların cebri satışında başlıca yöntem olan açık artırmanın elektronik ortama taşınması ile beraber muhammen değerin üzerinde sonuçlanan satışların artmış olması da dikkate alınarak, Dairemizce görüş değişikliğine gidilmek suretiyle, ihale edilen mal muhammen bedelin üstünde bir bedelle satılmış olmakla beraber yapılan usulsüzlük malın daha yüksek bedelle satılmasını önlemiş ise (yani ihalenin feshi sebebi olarak dayanılan yolsuzluk yapılmamış olsa idi mal daha yüksek bedelle satılabilecek idi ise) malın daha yüksek bir bedelle satılamamış olmasından zarar görmüş olan ilgilinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekeceği görüşünün benimsendiği-
Evlilik ölümle veya boşanma yahut da iptal kararıyla sona ermiş ise, Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin “aile konutuna” sağladığı korumanın sona ereceği ve rıza alınmadan yapılan tasarruf işleminin yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.