Her ne kadar ihaleden önce teminatın yatırıldığına dair tutanak mevcut değil ise de, ihale alıcısının İİK'nun 124/3. maddesi kapsamında yatırılması gereken teminatı ihale öncesinde yatırdığı hususunun dosyada mevcut ve birbirini teyit eden delillerle tespit edildiği, teminat alınmasına ilişkin tanık anlatımlarının olayla birebir uyuştuğu, dolayısıyla ihaleden önce teminat alındığı sabit olmakla ve ihalede başkaca bir usulsüzlük de bulunmadığı anlaşılmakla, ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Satış ilanı tebliğ evrakı üzerinde tebligat adresinin, muhatabın adrese dayalı kayıt sistemindeki adresi olduğuna ilişkin icra müdürlüğünce konulmuş bir kayıt bulunmadığından Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesinin uygulama imkanı olmadığından borçluya yapılan satış ilanı tebliği işleminin usulsüz olduğu; bu durumun ihalenin feshi nedeni olacağı-
Satış masraflarına ilişkin hesaplamada hatalı hesaplama yapılarak ihale bedelinin satış masraflarını karşılamadığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verilmesi doğru olmadığı-
Zarar unsuru yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği-
Paydaşın serbest iradesi ile taşınmazın üçüncü kişiye satması ha-linde şuf’a hakkının doğacağı, cebri icra sonucu gerçekleşen satışlarda (ihalelerde) şuf’a hakkının doğmayacağı-
12. HD. 31.10.2023 T. E: 4210, K: 6927
İcra hukuk mahkemesince verilen satışın durdurulmasına ilişkin karar üzerine, icra müdürlüğünce satışın durdurulmasından sonra, icra mahkemesince takibin devamında karar verilmesi üzerine, icra müdürlüğünce yeni bir satış konusu verilmeksizin, satışa kaldığı yerden devam edilip ihale yapılamayacağı-
Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği, mahkemece istemin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak bu durumda İİK'nun 134/2. maddesinin son cümlesi uyarınca işin esasına girilemeyeceğinden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Fesih istemine konu olan ihalede satılan 06 BD 1397 plakalı aracın muhammen bedelinin 01.10.2013 tarihinde 24.000TL olarak belirlendiği halde söz konusu menkulün 26.06.2012 tarihinde belirlenen 25.000TL muhammen bedel üzerinden ihaleye çıkartıldığı ve menkulün 24.000TL muhammen bedel yerine daha yüksek muhammen bedel üzerinden ihaleye çıkartılmasının borçlu lehine olduğu, menkulün satış bedeli olan 25.000TL'nin ise 24.000TL olan muhammen bedelin üstünde, ihaleye çıkılan muhammen bedel olan ise 25.000TL'ye eşit olduğu ve dolayısıyla satış bedelinin menkulün 01.10.2013 tarihli muhammen bedelinin üzerinde olduğu, bu nedenle, zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmamasının da sonuca etkili olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.