Fesat iddiasında bulunulması halinde, fesada ıttıla tarihinden itibaren şikayet süresi başlayacağından, ıttıla tarihi tespit edilerek, bu iddiaya ilişkin şikayetin süresinde olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davasında yapılan tebligatlar esas alınarak icra takibinde Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılamayacağı- Satış ilanının tebliğ edildiği tarihte yürürlükte olan 6099 sayılı kanun ile değişik 35/2. maddesi uyarınca tebligat yapılabilmesi, muhatabın, adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin bulunmaması şartına bağlandığından, şikayetçi borçlunun adres kayıt sisteminde adresi bulunup bulunmadığı belirlenmeden anılan maddeye  göre yapılan tebligatın usulüne uygun kabul edilmesi mümkün olmadığı- Borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğundan ihalenin feshine karar verilmesinin gerekeceği-
Menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değil ise de, borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, tebliğ edilmemesinin ihalenin feshi sebebi olduğu, borçlunun, vekili aracılığıyla kıymet takdiri raporuna itiraz ettiği ve buna ilişkin kararın takip dosyası arasında bulunduğu görüldüğünden, satış ilanının kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekeceği, takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olmasının, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmayacağı-
6183 sayılı Kanunun 99. maddesi uyarınca sadece “taşınmazlara ilişkin ihalenin feshi davaları”nın icra mahkemelerinde çözümlenebileceği; bunun dışındaki diğer uyuşmazlıkların –örneğin; ”satışın durdurulması” talebinden kaynaklanın uyuşmazlıkların- idari yargı yerinde çözümlenebileceği-
133. madde uyarınca yapılan artırmada (tamamlayıcı artırmada) en çok pey sürenin ihale bedelini süresinde yatırmaması üzerine, icra müdürlüğünce bir önceki satışta ikinci en çok pey sürene teklifte bulunulamayacağı-
Gecikmiş itiraz talebinin kabul edilerek, borçluya ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi sonucunda borçlunun itirazının takibi durdurmuş olmasına rağmen, takip kesinleşmiş gibi yapılmış olan ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği—
İİK.’nun 133. maddesine göre yapılan ihalelerin feshini istemeye yönelik şikayetlerin bir yıllık hak düşürücü süreye bağlı olduğu gözönünde bulundurularak karar verilmesi gerekeceği-
Sulh hukuk mahkemesince verilen ihalenin feshi isteminin kabulüne ilişkin kararın temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılamayacağı-
«Hesap kat ihtarının kefile tebliğ edilmemiş olması»nın ihalenin feshine neden olmayacağı—

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.