Bir ortağın ortaklık gelirini paylaştırmadan kendi namına ve hesabına ortaklığa ait taşınmazları kiraya vererek paralarını toplamış olmasının, BK. 530 (TBK. 630) maddesi uyarınca, vekaleti olmadan diğer ortaklar namına tasarrufta bulunmuş sayılacağı ve BK. 414 (TBK. 530) maddesince diğer ortakların yapılan işten hasıl olan yararları temellük hakkına sahip olacağı-
11. HD. 14.06.2022 T. E: 2021/1006, K: 4872-
E.tmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde, müdahalenin olup olmadığının tespiti bakımından tanıkların dinlenmesi, böylece Türk Medeni Kanununun 6. ve 6100 sayılı HMK'nın 190. maddelerine göre iddianın ispatı imkanı tanınması ve karar verilmesi gerekeceği-
Şuf’a konusu paya ait nef’i ve hasar ne zaman davacıya geçer?-
Tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği-
Mülkiyet hakkının tescille doğabilmesi için, bu tescilin geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerektiği -
Açılan elatmanın önlenmesi davalarında, 1771 sayılı İskan Kanu-nuna göre verilen yerlerde «değişmez olan sınırlar»ın, 2510 sayılı İskan Kanununa göre verilen yerlerde ise «miktar»ın geçerli olacağı–
Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer almasının zorunlu olduğu, ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabileceği- Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebileceği, bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmesi gerektiği-
Mülkiyet hakkına veya tüketici haklarına dayanan davalarda kat malikleri kurulunun kat maliklerini temsil yetkisinin bulunmadığı-
İdarenin taşınmaz üzerine temlikle amaçlanan bina yapma olgusu gerçekleştirildiği ve 20 yıl süreyle sicile bağlı (mülkiyet hakkı sahibi) olarak taşınmaz tasarruf edildiği, öte yandan taşınmazın temlik bedelinin 10 yıl gibi uzunca bir süreye yaymak suretiyle tahsili cihetine giden idarenin bu süre içerisinde binanın yapılmadığını, basit bir araştırma ile tespit edebileceği halde, sırf öngörülen sürede bina yapma koşulunun gerçekleştirilmediğinin ileri sürülerek 20 yıl sonra taşınmazın tapusunun iptalini ve idare adına tescilini istemesinin Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde anlamını bulan objektif iyi niyet kuralları ile bağdaştığının söylenemeyeceği gibi kabul de edilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.