Komşuluk hukukundan kaynaklanan iddianın ileri sürülebilmesi için, mutlaka komşu taşınmazın maliki olunmasının gerekmeyeceği-
Trafo binasının 1993 tarihinde yapılmak suretiyle bugüne kadar faaliyet gösterdiği ve buna karşı davacı tarafça ses çıkartılmadığı, ayrıca bir ikaz ve ihtarda da bulunulmadığına göre, muvafakat dava açmakla geri alınmış sayılacağından, davalı tarafın ecrimisilden sorumlu tutulamayacağı-
Orman kadastrosu dışında kalan yerler (Orman İdaresinin tapu iptali davası) Orman İdaresinin tapu iptali talebi (Orman kadastrosu dışında kalan yerler) orman kadastrosunun hataen ikinci kez yapılması yolsuz tescil (İkinci Kadastro) sayılacağı-
Vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istekleri-
Davada, tapu iptali ve tescil, karşı dava ile de elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istendiği, kayıt malikinin, mülkiyeti kötüniyetle kazandığı ileri sürülmüşse, üçüncü kişinin ayni hakkın yolsuz olarak tescil edildiğini bilen veya bilmesi gereken şahıs olup olmadığına bakılmasının gerekeceği, çünkü Türk Medeni Kanunu’nun 1024. maddesi uyarınca, bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmişse, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişilerin yolsuz olan bu tescile dayanma olanaklarının olmadığı ve yasa ve uygulamadaki deyimiyle bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan ve hukuki sebepten yoksun bulunan tesciller yolsuz tescil sayılacağından, hakkı zedelenen 3. kişinin iyiniyetli olmayan malike karşı doğrudan doğruya şahsi hakkına dayanmasının mümkün olduğu-
Herkesin iddiasını ispatla yükümlü olduğu-
Tapu Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği-
Haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, dava konusu taşınmazlar üzerinde daimi irtifak hakkı kurulduğundan daimi irtifak hakkı sahibinin, davacının ürün ekmesine ve taşınmazı kullanmasına ilişkin rızasına dair bir belge sunulamaması nedeniyle bu kısımlara yönelik davanın reddi gerektiği-
Davacı ile dava dışı arasında imzalanan belge göz önüne alındığında taraflar arasında inançlı işleme dayalı olarak devrin yapıldığı, öte yandan tüm dosya içeriği ve dinlenen tanık beyanları itibari ile de davalı ile dava dışı ve davacı arasında alacak-borç ilişkisinin bulunduğu, bu alacak-borç ilişkisi nedeni ile davalı ile dava dışı kişinin aralarında anlaşarak dava konusu taşınmazın temlik işleminin gerçekleştirildiği, yine dinlenen tanık beyanlarından da anlaşıldığı üzere davalının dava konusu taşınmazı ediniminde iyiniyetli olmadığı ortaya konduğundan davalının TMK 1023.maddesi koruyuculuğundan yararlanamayacağı-
Dava konusu sitenin kat malikleri genel kurul karar defterinin dosya içerisine alınması gerektiği- Yöneticinin kat maliki olmadığı tespit edildiğinden, mahkemece öncelikle yöneticinin söz konusu davanın açılabilmesi için kat malikleri tarafından yetkilendirilme hususunun açıklığa kavuşturulması gerektiği- Kat malikleri genel kurulu tarafından yetki verilmemiş ise davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.