Mera niteliğindeki taşınmazlar için oluşturulmuş tapu kaydının iptalinde kamu yararının bulunduğunun kabulü gerekeceği ancak, adına oluşturulmuş bulunan tapu kaydı iptal edilerek elindeki taşınmazı alınan kişiye, tazminat niteliğinde bir bedel ödenmesi gerekeceği-
zilyedliğin korunmasına ilişkin -MK. 981- 984- 897’den kaynaklanan- davaların sulh hukuk mahkemelerinde (HUMK 8/II-3) görüleceği-
Davacı idareye ait, telefon direklerinde doğan zararının davalı tarla sahibinin haksız eylemi sonucu, tarlasında çıkan yangın neticesinde meydana geldiğinin kanıtlanabilmiş olmadığı, olayda, zarar ile davalıya atfedilebilecek eylem arasında illiyet bağının varlığından söz edilemeyeceği, tarlada bırakılan anızların yanması sonucu PTT hat ve tesislerinde doğan zararın tazmini davasında; komşuluk hukukundan değil, haksız fiilden hareket edilmesinin gerekeceği-
Tapudaki dayanağı bulunmayan “hacizlidir” şeklindeki şerhin kal-dırılmasının hazine aleyhine dava açılarak sağlanabileceği-
Mülkiyet hakkına dayalı ecrimisil isteğine ilişkin davada, her ne kadar taraflar tacir ve çekişme konusu taşınmaz üzerinde ticari faaliyet yapıyor ya da yapacak olsalar dahi, uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesiyle ilgisinin bulunmadığı, esasen dava dilekçesinde de bu yönde bir iddiaya yer verilmediği, davanın bu özelliği itibariyle mutlak ve nispi ticari dava olarak nitelendirilemeyip ticari bir uyuşmazlıktan söz edilemeyeceğinden uyuşmazlığın genel mahkemelerin görevi kapsamında kaldığı-
Tapudaki kayıt düzeltimleri için öncelikle ilgili tapu müdürlüklerine başvuru yapılması gerekecek olup, Tapu Sicili Tüzüğü gereğince öncelikle tapu müdürlüğüne başvurma zorunluluğu getiren yasal prosedür izlenmeden doğrudan dava açılması halinde davanın usulden reddine karar verileceği-
İnançlı işleme dayalı iddianın, şekle bağlı olmayan yazılı delille kanıtlanması gerekeceği- Taraflar arasında inançlı işlemin ispatı için yazılı bir delil yada delil başlangıcı yok ise de, davacının şikayeti üzerine başlatılan soruşturma neticesinde, dava konusu taşınmazın davalıya devrinin tefecilik kapsamında olduğu belirlenerek, anılan temlik ile ilgili davalının mahkumiyetine karar verildiğine göre, Asliye Ceza Mahkemesinin taraflar arasında inançlı işlemin gerçekleştiğine dair kabulünün TBK'nın 74. maddesi kapsamında hukuk hakimini bağlayacağı- Hal böyle olunca; davada ileri sürülen inançlı işlem iddiasının sabit olduğu gözetilerek, TBK.'nın 97. maddesi gereği davacıya borç miktarını mahkeme veznesine depo etmesi için süre verilmesi, bu husus yerine getirildiği takdirde bu paranın davalıya ödenmesi koşulu ile tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, değinilen hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Tapu kaydı bulunmayan bir taşınmazda kimlik bilgilerinin düzeltilmesinin de istenemeyeceği
Mahkemece, tapu kayıt maliki ... kızı ...'nun Mısır'da oturduğuna dair tapu kaydındaki şerh ile nüfus kayıtlarına göre beş çocuğunun olması, davalı vekili tarafından sunulan yabancı ülke veraset ilamı da dikkate alınarak mirasçılarının kesin bir biçimde saptanabilmesi için hasımlı olarak mirasçılık belgesinin alınıp dosyaya konulması için davacı tarafa süre ve imkan tanınması, mirasçılık belgesine göre belirlenecek mirasçıların davaya dahil edilmelerinin sağlanarak davaya devam edilmesi gerekeceği- Dava konusu .......... parselin edinme sebebine dayanak tespit tutanağı, ilk tesisinden itibaren tedavüllü tapu kaydı ve dayanakları ilgili kurumlardan getirtilerek “...maliki 20 yıl önce ölmüş...” hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediğinin üzerinde durulmadan ölüm sebebine dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.