Takibe konu kredinin, "ticari kredi" niteliğinde olması halinde, 4077 s. TKHK.nun 10/A maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığından itirazın kaldırılması isteminin esasının incelenmesi gerektiği-
Mahkemece; ödemeye ilişkin delil ve belgeler toplandıktan sonra, gerektiğinde bilirkişi raporu da aldırılarak, ödeme tarihi itibariyle dosyanın infaz edildiğinin tespiti halinde, nispi vekalet ücreti ve harç hesaplanmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptaline, infaz edilmemiş ise vekalet ücretinin ve harcın nispi olarak belirlenebileceği düşünülerek buna göre yapılacak hesaplamaya göre sonuca gidilmesi gerekeceği-
Bir Kanun Hükmünde Kararnamenin TBMM tarafından kabul edilmemesi veya Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi halinde, o yasanın veya Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlükten kaldırıldığı veya değiştirdiği yasa hükümleri uygulanabilir hale gelmezse ya da kendiliğinden yürürlüğe girmezse, hukuki bir boşluk meydana geleceği, bu durumda hakimin bizzat yasa koyucu gibi davranarak olayı çözümlemek üzere MK. 1 hükmünce olaya uygulanacak kuralı bulmak ve uygulamakla yükümlü olduğu–
Taşınmazın kadastrodan kaynaklanan maddi bir hatanın düzeltilmesi kapsamında yüz ölçümü azaltıldığı hâlde tazminat ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkin AYM kararı-
Şikayete konu taşınmazın dosyada bulunan Bakanlık yazısından Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 03.10.2019 gün ve 232595 sayılı Olur'u ile 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunu'nun 2. maddesi kapsamında rezerv alanı içine alındığının anlaşıldığı, aynı Kanunun 7/11 maddesi uyarınca kamu yararına tahsise ilişkin özel hüküm bulunduğundan şikayete konu taşınmazın haczedilemeyeceği, tapu siciline şerh verilmemiş olmasının taşınmazın haczedilmezlik niteliğini ortadan kaldırmayacağı, tapu siciline verilecek şerhin bildirici nitelik taşıyacağı-
Haciz tarihi itibariyle 6111 sayılı Yasa’nın Geçici 2. maddesi iptal edildiğinden ve halen yürürlükte olan 5999 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesine göre alacağın doğumuna sebep olan idare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulünün gerekeceği, bu durumda borçlunun Vakıflar Bankası'ndaki hesabına haciz konulmasının hukuka uygun olduğu-
Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen adi yazılı protokolün geçersizliğinin tespiti, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir...
Anayasa'nın 11. maddesinde, Anayasa'nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi düzenlenmiş, 138. maddesinin ise hakimlere her şeyden önce Anayasa'ya uygun olarak hüküm verme yetkisi tanımış olduğu- Anayasa'nın 11. ve 138. maddeleri, hakime Anayasa'ya aykırılığı saptanmış yasa hükmünü iptal kararı yürürlüğe girmemiş olsa bile uygulamama yetkisini hatta yükümlülüğünü vermekte olduğu- İptal hükmünün Resmi Gazete'de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa'ya uygun yeni Yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyeceği-
Kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından önce olduğunun kabulü gerektiğinden olayda uygulanması gerekli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesinin 7. fıkrası uyarınca el koymaya ilişkin kamulaştırmasız elatma bedellerine dair dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin nispi hesaplanması söz konusu olmayıp maktu olarak belirlenmesi gerekeceği-
O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından basının sorumlu tutulamayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.