Dava konusu hakkında mahkemede açılmış bulunan «satışın iptali davası»nın sonucunun, istihkak davasında ‘bekletici mesele’ yapılması gerekeceği–
Haciz işlemi, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adresten farklı bir adreste gerçekleştirilmiş olup; mahcuzların ilk defa, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste, borçlunun huzurunda haczedildiği ve borçluya yediemin olarak bırakıldığı, borçlunun mahcuzları dava dışı başka bir kişiye ait adrese taşıdığı, taşınma esnasında etiketlerinin söküldüğünü beyan ettiği, borçlunun bildirdiği adrese gidildiğinde, mahcuzların bulunamadığı, dava konusu haciz esnasında, borçlu elinde haczedilen iki adet makinenin tespit edilerek haczedildiği, aynı adrese muhafaza işlemi için gidildiği, haciz tutanağı içeriğine göre borçlunun muhafaza işlemi esnasında haciz adresinde hazır olduğu ve yapılan işleme bir diyeceğinin olmadığını beyan ettiğinin anlaşıldığı- İİK'nin 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğu- Karinenin aksinin davacı üçüncü kişi tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerektiği- Borcun doğum tarihinden sonra düzenlenen ve ayırt edici özelliği bulunmayan faturaların mülkiyet karinesinin aksini ispata yeterli olmadığı-
Teminatın yatırılmış olması nedeni ile takip durduğundan, İİK'nun Değişik 97/13. maddesi gereğince % 20 oranı ile davalı alacaklı yararına tazminata karar verilmesi gerekirken, gerekçesi karar yerinde tartışılmadan ve söz konusu değişiklik de gözönüne alınmadan Yasa'da yazılı olan % 20 tazminat oranı aşılarak, % 40 oranı ile davalı alacaklı yararına tazminata hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
Borcun ihtirazi kayıtla ödenmesi nedeniyle istihkak davasının ödenen para üzerinden devam ettiğinin kabulü gerekeceği-
«İstihkak davası» nedeniyle, «hacizli eşyaların satışının dava sonuna kadar tedbiren durdurulması»na ilişkin kararın, takip konusu alacağın ba-ğlı olduğu zamanaşımını kesmeyeceği—
Borçlunun 3. kişi bankadaki mevduatının, İİK. mad. 106/2 koşullarında menkul hükmünde olduğu, 3. kişi bankaya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesine karşılık 3. kişinin süresi içerisinde, borçlunun mevduatları üzerinde rehin hakkı olduğunu ileri sürmesinin, 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olup, alacaklı, 3. kişi tarafından 89/1 haciz ihbarnamesine verilen cevabın aksini icra hukuk mahkemesinde ispat ederek, üçüncü kişinin İİK'nun 89/4.maddesi uyarınca tazminata mahkum edilmesini isteyebileceği, ancak yapılan bu itiraza rağmen 3. kişi bankaya 89/2 haciz ihbarnamesi veya haciz müzekkeresi gönderilemeyeceği- 3. kişi Bankanın 89/1 haciz ihbarnamesine karşı, takip borçlusunun Banka nezdindeki mevduatları üzerinde rehin hakkı bulunduğuna dair beyanının, İcra İflas Kanunu'nun haciz ihbarnamesine yapılan itirazlar bakımından, özel bir düzenleme getirdiği gözetilerek, İİK 97 ve 99. maddeler kapsamında değil, İİK'nun 89/1 ve 89/4 maddeleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekirken, İcra Müdürlüğü'nün İİK'nun 99. maddesi gereğince işlem yapması gereğinden bahisle hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
"İstihkak davası"nın, şikayet olarak nitelendirilip, evrak üzerinde inceleme yaplarak sonuçlandırılamayacağı–
Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ettiğinden, alacaklının, İİK.'nun 89/4. maddesine göre üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338/1 hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.