Borçlunun satmış olduğu taşınmaz hakkında meskeniyet iddiasında bulunamayacağı–
Takip hukukunda, asıl olan borcun ödenmesi olup, borçlunun mutlaka meskeniyet şikayetinde bulunduğu yerde veya o yere yakın bir yerde meskeninin bulunmasının zorunlu olmadığı; bu nedenle borçlunun daha mütevazi niteliklere sahip yerlerde haline münasip meskeni edinebileceği miktarın belirlenmemesinin doğru görülmeyeceği-
Ödendiği halde halen tapu sicilinde var gözüken ipoteğin, haczedilmezlik şikayetinde bulunulmasına engel teşkil etmeyeceği–
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte haciz işlemi bulunmadığından, şikayeti inceleme yetkisinin, İİK.nun 4. maddesi uyarınca asıl takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu-
Borcun, haciz edilen evin inşa bedelinden doğması halinde, ev üzerinde alacaklının MK. 893 uyarınca kanuni rehin bulunduğundan, borçlu tarafından “haczedilmezlik (meskeniyet)” iddiasında bulunulamayacağı-
Borçlunun bir dosyadaki haczedilmezlik şikâyetinden vazgeçmiş olmasının, diğer dosyalarda haczedilmezlik şikâyetinde bulunmasını önlemeyeceği–
Borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan tarım arazisinin haczedilemeyeceği, borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekeceği, yani geçimini çiftçilik ile temin etmesi gerekeceği, bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabileceği-
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca bölge adliye mahkemesince verilen kararlara karşı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz yoluna başvurulabileceği, temyiz dilekçesinin süresinden sonra verilmesi hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekeceği-
Meskeniyet sebebiyle haczedilemezlik şikayetinin ancak mevcut ve oturmaya uygun bir evin bulunması halinde yapılabileceği- Borçlunun ipotek ettiği taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin zorunlu ipoteklerden olması gerekeceği-
Temyizen incelenmesi istenen karar olduğundan, meskeniyet şikayetinin yasal süre aşımından reddine ilişkin olduğundan, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.