İİK.mad. 191/1 uyarınca iflasın açılması ile borçlunun malvarlığı üzerinde tasarruf yetkisini kaybettiği ve dolayısıyla malvarlığına dahil değerler üzerindeki hukuki işlemlerinin iflas alacaklılarına karşı geçersiz olduğu- Davacının İİK. mad. 254  kapsamında verilen iflas kapatma kararının ilan edildiği, BK.nun 66. maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin bu tarih itibarıyla başlaması gerektiği, zamanaşımı süresi dolmadan davanın açılmış olduğu,davacı yanca iflas tasfiyesinin devamı sırasında alacaklı ile yapmış olduğu protokol kapsamında alacaklıya ve vekiline yaptığı ödemelerin İİK. mad. 191 gereği iflas alacaklılarına karşı hükümsüz bulunduğu, müflis borçlunun yasada öngörülen geçersizliğe dayanılarak iade talebinde bulunamayacağı, borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğundan ve bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumayacağından davanın reddi gerektiği-
Üç aylık mirası red süresinin uzatılmasını gerektiren «haklı ne-den»ler -
İtirazın iptali davası-
Süresinde ibraz edilmemesi nedeniyle hükümsüz kalan teminat mektubu bedelinin, lehdarın iflâs masasına kaydının istenemeyeceği–
Borçlunun yetki itirazı kabul edildiğine göre, bu kabul kararı ile takibin durmuş olacağı ve duran takipte de (yetki itirazının kabulüne karar verildiği tarihten itibaren) zamanaşımının işlemeyeceği- Takip tarihi ile yetki itirazının kabulüne karar verildiği tarih arasında 6 aylık zamanaşımı süresi de dolmadığından mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının reddi gerektiği-
Davalının dava devam ederken iflâs etmesi halinde, husumetin iflâs idaresine yöneltilmesi gerekeceği–
Vergi alacağına iflâstan sonra yasal faiz yürümeye devam ederse de iflâstan sonraki faiz alacağının masaya kaydının istenemeyeceği, bu alacağın masaya para kalması halinde ödeneceği–
"Kayıt kabul davası"nın icra mahkemesinde açılmış olması halinde, icra mahkemesince "görevsizlik kararı" verilmesi gerekeceği–
Kayıt kabul davasının davacı alacaklı lehine sonuçlanması halinde ‘%40 oranında tazminata’ da hükmedilmesini öngören yasal bir düzenleme bulunmadığı–
Maddi hataya dayanan bozma kararına uyulmasının usulü müktesep hak teşkil etmeyeceği- Borçluların takip dosyasından 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğundan icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken bu takibi de kapsayacak şekilde davanın tümden (her iki takip yönünden) reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.