Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Tüketici konumundaki davacı tarafından açılan off shore hesaba yatırılan paranın istirdadı istemine ilişkin davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu; mahkemece her iki tarafın ticari işletmesi ile olduğundan davanın ticari dava olarak kabul edilmesinin isabetsiz olduğu-
Trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
Elektrik abonelerinden tahsil edilen kayıp-kaçak bedelinin istirdadı istemi-
Konut sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi-
Davacının hiç haberi olmadan taşınmazının isim benzerliği nedeniyle başka bir kişinin borcu nedeniyle ihale ile satıldığını tahmini olarak, ihale tarihinden iki buçuk yıl sonra öğrendiği anlaşıldığına göre; davacının zararını karşılamak için icra takip hukuku anlamında başvurabileceği bir hukuki yol bulunmadığından ilgili icra memurlarının hem de tapu memurlarının olayda sorumlu olduğunu ileri sürerek tazminat davası açmada hukuka aykırılık bulunmadığı- İcra ve iflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarının ancak idare aleyhine açılabileceği- Davanın hem icra memurlarının sorumluluğuna hem de tapu sicil memurlarının sorumluğuna dayandığı sabit olduğuna göre; husumetin genel bütçe içinde yer alan kamu tüzel kişilerini temsile yetkili olan Maliye Hazinesine yöneltilmesinde hukuka aykırılığın bulunmadığı- Adalet Bakanlığı ve Maliye Hazinesi'nin davacıya karşı (müteselsil tahsil istemi de bulunmadığından) müştereken olarak sorumlu olduğu-
İlam, hükmün verilmesi tarihinden itibaren 10 yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra, borçluya tebliğ edilimesi halinde, borçlunun, süresi içinde temyiz yoluna başvurarak hükmün yalnız ilamın zamanaşımına uğramış olması nedeniyle bozulmasını sağlayabileceği- Bu sürede zamanaşımını kesen sebeplerin varlığı da kanıtlanamadığından somut olayda "İlam" niteliği kazanan karar için 10 yıllık ilam zamanaşımı geçmiş olduğu, ilamın zamanaşımına uğradığı gözetilerek yeniden hüküm kurulması için kararın bozulması gerektiği-
Evlilik birliği devam ederken eşlerden biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olan üçüncü kişiye karşı diğer eşin manevi tazminat isteminde bulunamayacağı-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Davacı her ne kadar dava dilekçesinin sonuç kısmında fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunu bildirmiş ise de, dava dilekçesindeki sınırlayıcı sözlerin, o dava ile hakkın tamamının hedef tutulduğunu ve davanın kısmi dava olmayıp tam dava olduğunu gösterdiği, bu durumda HUMK.nun 74. maddesi uyarınca mahkemenin davacının talebi ile bağlı olup talepten fazlaya hükmedemeyeceği, bu nedenle mahkemenin birleştirilen davayı reddetmiş olmasının usul ve yasaya uygun olacağı- Davacı, alacağa 2.5.2000 başvuru tarihinden itibaren faiz yürütülmesini talep ettiği halde, dilekçede talep edilen miktar, ödeme için tanınan süre gibi unsurlar bulunmadığından işvereni temerrüde düşürecek nitelikte olmadığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin isabetsiz olacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.