İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin murislerinin desteğinden yoksun kaldıkları iddiası ile ayrı talepte bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerekirken yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Hukuk davalarında, hükümde kanun yolu süresinin hatalı gösterilmesi halinde, hatalı gösterilen kanun yolu süresi içerisinde yapılan kanun yolu başvurusunun incelenmesi gerektiği-
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemi-
Mahkemece mal rejiminden kaynaklanan katkı ve katılma alacağı talepleri incelenirken, taşınmaz bakımından talebin katkı payı alacağına ilişkin olduğunun düşünülmesi, değişik bankalarda davalı adına bulunan hesaplarla ilgili katkı payı ve katılma alacağı talebinin ise vekalet görevinin kötüye kullanılması alacağının değerlendirilmesini de etkileyecek nitelikte bulunduğunun gözetilmesinin gerekeceği-
Fiilen sona eren adi ortaklık için yapılan giderin davalı ortaktan tahsili için dava açılması talebinde, ortaklığın fesih ve tasfiyesi isteğinin de bulunduğunun kabulünün gerekeceği, zira, bu durumun, usul ekonomisi ilkesine de uygun düşeceği-
İcra mahkemesince, kendisine usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmaması nedeniyle takipsizlik kararı niteliğindeki "görevsizlik" kararı ile gönderilen şikayet dilekçesi üzerine yargılama yapmasının ve hüküm kurmasının mümkün olmadığı, her ne kadar icra ceza mahkemesince usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmamasına rağmen yargılama yapılarak sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de; verilen bu kararın hukuki değerden yoksun olup yok hükmünde olduğu, bu aşamada yapılması gereken işin, icra mahkemesince dosyanın İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilerek verilen takipsizlik kararının kesinleştirilmesini istemekten ibaret olduğu-
Mülkiyet hakkına veya tüketici haklarına dayanan davalarda kat malikleri kurulunun kat maliklerini temsil yetkisinin bulunmadığı-
Trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri ve manevi tazminat istemi-
Katkı payı alacak isteği-
TBK. mad. 56 gereğince manevi tazminat istemine ilişkin davada, yerel mahkemece hükmedilen davacı eş için 7.000,00 TL, davacı çocuklar için 10.000,00 TL miktarın -olayın somut unsurları dikkate alındığında- düşük olduğu- Zarar veren araç ticari nitelikte kamyonet olduğundan, dava konusu haksız eylemin TTK. mad. 3 uyarınca ticari iş niteliğinde olduğu ve yasal faize hükmedilemeyeceği- Aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine; reddedilen her bir dava yönünden de davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücreti taktir edilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.