Satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmemesi halinde, icra müdürünün sıra cetveli yapmak zorunda olduğu (İİK. mad. 100; 140)- Şikayet eden üçüncü kişinin, icra dosyasının tarafı olmasa da, haciz alacaklısı olması nedeniyle sıra cetveli düzenlenmesini talep etmekte hukuki yararı olduğu ve bu konudaki şikayette de aktif husumet ehliyetinin bulunduğu-
Somut olayda fabrika atıklarının dava konusu ......... parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilen kamu orta malı kısmında kalıp kalmadığı hususu araştırılmaksızın karar verildiği, mahkemece bu husus yöntemince araştırılıp incelendikten sonra sonucuna göre, talebin niteliği dikkate alındığında, fabrika atıklarının kamu orta malı olarak ifraz edilen ........... parsel sayılı taşınmaz üzerinde kaldığının tespiti halinde davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerekeceğinin, fabrika atıklarının belediye adına tapuda bırakılan kısımda kaldığının tespiti halinde ise tapu maliki belediyenin aktif husumet ehliyeti olduğu gözetilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceğinin gözetilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davası-
Taraflar arasındaki tellallık hizmet sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Öncelikle belirtmek gerekirse,TBK'nun 520.maddesi gereğince taşınmaz mal tellallığına-
Kesinleşen icra takibinde borçluya, ölü babasından intikal edecek taşınmazlardaki hissesine haciz konulmasında “buna ilişkin icra memurunun işleminde” bir usulsüzlük bulunmadığı; aynı taşınmazda hissedar olan borçlunun kardeşinin kendi hissesine uygulanan bir haciz işlemi bulunmadığından, şikayette hukuki yararının bulunmadığı-
Lehine vasiyet yapılanın, miras bırakanın ölümü ile bağımsız bölümü iktisap edeceğinden miras bırakanın borçlarından da sorumlu olacağı–
Şikayet tarihinde borçlu henüz sağ olup şikayetçi mirasçılık sıfatına sahip olmadığından ve taşınmazın maliki de olmadığından hacizlerin ve takibin iptali istemin aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine yönelik mahkeme kararının doğru olduğu-
Beyanlar arasında çelişki bulunduğu taktirde HMK.nun 261. maddesi uyarınca giderilmesinin, olaylara dayalı olarak yerel bilirkişi ve tanıkların beyanlarının alınmasının, duruma göre pasif husumet ehliyetinin değerlendirilmesinin, kök muris T.den kalan taşınmazlar bakımından davacının muris T.’ye ait veraset belgesindeki payı oranında iptal ve tesciline karar verilmesinin düşünülmesinin, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği-
11. HD. 06.05.2019 T. E: 2018/1992, K: 3388-
Menfi tespit davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.