Şikayeti haklı gösterecek bazı emare ve olguların zayıf ve dolaylı da olsa varlığı halinde, bunlara dayanarak başkalarının da aynı olay karşısında davalı gibi davranabileceği hallerde şikayet hakkının kullanılmasının uygun olduğunun kabul edileceği, aksi halde şikayetin hak arama özgürlüğü sınırları aşılarak kullanıldığı, kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu sonucuna varılması gerektiği-
Manevi tazminata hükmedilebilmesi için, kişilik haklarına bir saldırı bulunması ve olayda haksız fiil unsurlarından hukuka aykırılığı ortadan kaldıracak bir nedenin mevcut olmamasının şart olduğu-H
Dava haksız fiil esasına göre açılmış bir dava olduğundan genel yetkili hukuk mahkemelerinde görülmesinin gerekeceği-
Haksız rekabetin tesbiti ve men'i, maddi ve manevi tazminatın tahsili, hükmün ilanı istemlerine-
Haksız şikâyet nedeniyle manevi tazminat istemi-
Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişinin, salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamayacağı-
Somut bir takım emareler bulunduğuna göre şikayetin olağan kuşku üzerine somut emarelere dayandırılarak yapıldığı sonucuna varılmasının gerekeceği-
Haksız şikâyet nedeniyle manevi tazminata ilişkin açılan davada, ceza mahkemesinde görülen davanın kesin hükme bağlanmasının beklenmesi gerektiği-
Davacıya isnat edilen hakaret ve görevi ihmal suçlarının yasal unsurlarının oluşması halinde davalıların eylemleri TCK'nun 285. maddesinde düzenlenen iftira suçun oluşturacağından Borçlar Yasası'nın 60. maddesinin yollaması ile TCK'nun 102. maddesi gözetildiğinde zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.