Özel Dairenin ikinci bozma kararında belirtilen araştırmaların yapılmasının gerekip gerekmediği-
Tanık beyanlarında geçen erkeğe kusur olarak yüklenen vakıaların müşterek çocuk henüz yeni doğmuşken, kırklı dönem denilen zaman zarfında yaşandığı, bu olaylardan sonra evlilik birliğinin devam ettiği, davanın da ................ tarihinde açıldığı, erkeğe kusur olarak yüklenen bu vakıalardan sonra, tarafların evlilik birliğini devam ettirdikleri, tarafların bir araya gelerek karşılıklı olarak önceki olayları affetmeleri nedeniyle affedilen en azından hoşgörü ile karşılanan vakıaların af kapsamında kalıp, sonrası dönem için ise erkeğin ispatlanan herhangi bir kusurunun tespit edilemediği anlaşıldığından, erkeğin boşanmayı gerektiren kusurlu bir davranışının kanıtlanamadığı, kadının boşanma davasının reddi gerekeceği-
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13. maddesinde tespit öncesi itibariyle tapuda kayıtlı olan taşınmazların tespit şeklinin düzenlendiği, dava konusu taşınmaz öncesi itibariyle tapuya kayıtlı bulunan yerlerden olmadığı gibi, davada dayanılan senetler de tespit tarihi ile kesinleşme tarihi arasına tekabül ettiğine göre, KK.nun 13/B-b maddesinin de somut olayda uygulanma kabiliyetinin bulunmadığı-
Kıdem tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ile asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine-
Paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil istekleri-
Davalı kadın adına kayıtlı olan dava konusu taşınmazın edinilmesinde; kocanın emekli ikramiyesi ile katkıda bulunmasının birliktelikten doğan bir dayanışma dolayısıyla yapıldığının, bağışlama amaçlı olmadığının kabulü gerekeceği, bu durumda davacı kocanın emekli ikramiyesi ile katkısı yanında, davalı kadının da katkısının bulunduğu anlaşıldığından gerektiğinde bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan denetime elverişli rapor da alınarak, tarafların dava konusu taşınamaza katkı oranları belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
2. HD. 24.05.2018 T. E: 2016/18280, K: 6642-
22. HD. 09.10.2018 T. E: 2017/14860, K: 21472-
Kambiyo senedinden kaynaklanan borç nedeniyle menfi tesbit istemine ilişkin davada ispat yükü kendisinde olan ve kambiyo senedinin tehdit ile ve anlaşmaya aykırı doldurulduğunu iddia eden taraf olan davacının bu iddiasını kanıtlayamadığı- İcra takibi HMK 209 uyarınca ihtiyati tedbir yolu ile durduruduğundan davalı lehine tazminata hükmedileceği-
Kambiyo senedine karşı borçlu olmadığına dair iddiada bulunanın ispat külfetinin davacıda olduğu,davalının imzası bulunmayan protokolün yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği ve mahkemece tanık deliline başvurulamayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.