Evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda her iki tarafın kusurlu davranışları bulunsa da, tarafların birlik görevlerini yerine getirmedikleri davalı kadının kocasına beddua ettiği, davacı kocanın ise eşine hakaret edip, şiddet uyguladığ durumda; davacı kocanın daha ağır kusurlu olduğu- Maddi ve manevi tazminat isteyen eş, boşanmaya sebep olan olaylarda daha az kusurlu olup; en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiğinden, maddi tazminata; bu olaylar kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinden; manevi tazminata; mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davalı kadın yararına hükmedilmesi gerektiği- 
Toplanan delillerden davacı-karşı davalı erkeğin eşinin ameliyatı ile ilgilenmediğinin, sağlık giderleri ile kişisel ihtiyaçlarını karşılamadığının ve eşine harçlık vermeyerek ekonomik şiddet uyguladığının anlaşıldığı, davacı-karşı davalı erkeğin belirlenen kusurlu davranışları davalı-karşı davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte olduğundan, Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi koşullarının kadın yararına gerçekleştiği- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının az olduğu, mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekeceği-
3. HD. 23.01.2017 T. E: 684, K: 467-
Davacının hiç haberi olmadan taşınmazının isim benzerliği nedeniyle başka bir kişinin borcu nedeniyle ihale ile satıldığını tahmini olarak, ihale tarihinden iki buçuk yıl sonra öğrendiği anlaşıldığına göre; davacının zararını karşılamak için icra takip hukuku anlamında başvurabileceği bir hukuki yol bulunmadığından ilgili icra memurlarının hem de tapu memurlarının olayda sorumlu olduğunu ileri sürerek tazminat davası açmada hukuka aykırılık bulunmadığı- İcra ve iflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarının ancak idare aleyhine açılabileceği- Davanın hem icra memurlarının sorumluluğuna hem de tapu sicil memurlarının sorumluğuna dayandığı sabit olduğuna göre; husumetin genel bütçe içinde yer alan kamu tüzel kişilerini temsile yetkili olan Maliye Hazinesine yöneltilmesinde hukuka aykırılığın bulunmadığı- Adalet Bakanlığı ve Maliye Hazinesi'nin davacıya karşı (müteselsil tahsil istemi de bulunmadığından) müştereken olarak sorumlu olduğu-
Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Kredi Alacağı
2. HD. 03.05.2018 T. E: 2016/16823, K: 6020-
Tedbir nafakasının miktarının, davalı kocanın geliriyle orantılı olmak kaydıyla birlikte yaşadıkları zamanda eşine sağladığı geçim şartlarını ayrı yaşama hallerinde de sağlayacak oranda olması gerekeceği-
2. HD. 21.10.2021 T. E: 7025, K: 7564-
Boşanmada manevi tazminatın amacının, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamak olduğundan, hakimin, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu, boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını: öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorunda olacağı-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre; müşterek çocuk yararına takdir olunan iştirak nafakasının az olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.