İştirak nafakasının artırılması talebine-
8. HD. 10.02.2016 T. E: 2014/16172, K: 2132-
Özürlü olan çocuk için iştirak nafakası takdir edilirken, nafaka miktarının tesbitinde, çocuğun özürlü oluşunun gözönünde bulundurulması gerekeceği–
Kooperatif anasözleşmesi uyarınca su verilmemesinin ön şartı gerçekleşmemiş bulunduğundan, davalının eyleminin haksız nitelikte olduğu, bu sebeple, kooperatif uygulamaları konusunda uzman bir bilirkişi ile ziraatçi bilirkişinin de içinde bulunduğu bilirkişi heyeti oluşturularak, kooperatif genel kurul ve yönetim kurulu kararları, tüm defter, kayıt ve belgeleri celp edilmek suretiyle incelenerek, tarafların iddia, savunma, itirazlarını da karşılayacak şekilde, kooperatif üyelerinden sulama borcu olduğu halde davalıdan sulama suyu alan üyenin bulunup bulunmadığı ile bu konuda davalı kooperatif uygulamalarının ne olduğunun araştırılması gerekeceği-
Taraflar arasında çocuğun gece saatlerinde büyükbaba ve büyükanneye götürülmesi konusunda çıkan son tartışmada davacı kocanın eşine şiddet uyguladığının, çocuğu alarak evi terk ettiğinin anlaşıldığı, bu durumda, oluşan geçimsizlikte kusurun tamamen davacı kocaya ait olduğunun, kadına bir kusur yüklenemeyeceğinin anlaşıldığı, boşanmaya karar verebilmek için davalının az da olsa kusurunun varlığının gerekeceği-
Bölge adliye mahkemesince son kurulan hüküm bozma ilamında belirtilen ilkelere, bozmanın amacına uygun olmayıp kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat az olup hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminata takdir edilmesi gerektiği-
Kadının İstanbul'da 1 adet mesken, “Sosyal tesis ve havuz” niteliğinde bağımsız bölüm, Tekirdağ’da 1 mesken, 2 adet bahçeli kerpiç ev, 3 adet tarla ve 1 adet bağının bulunduğu ve maliki olduğu taşınmazlardan kira gelirleri elde ettiği anlaşıldığından kadının tespit edilen sosyal ve ekonomik durumuna göre boşanma sebebiyle yoksulluğa düşmeyeceği anlaşıldığından yoksulluk nafakası talebinin reddi gerektiği- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olup hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminata takdir edilmesi gerektiği- Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk yararına takdir edilen iştirak nafakasının az olup hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği-
Davalı kadın lehine takdir edilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının az olduğu- Müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakasının az olduğu-
2. HD. 27.06.2018 T. E: 2016/21057, K: 8209-
Katkı payı davalarında katkı oranı bulunurken, tarafların dava konusu mal varlığı değerinin edinildiği tarihe kadarki toplam gelirlerinden tarafların sosyal statüleri ile konumlarına göre yapabilecekleri kişisel harcamaları ile kocanın 743 sayılı TKM'nun 152. maddesi uyarınca evi geçindirme yükümlülüğü uyarınca yapması gereken harcamalar çıktıktan sonra yapabilecekleri tasarruf miktarlarının ne olacağının belirlenmesi, daha sonra toplam tasarruf miktarı karşısında davacı eşin katkı oranının bulunması, bulunan bu oranın dava konusu mal varlığının dava tarihindeki değeri ile çarpılarak varsa katkı payı alacağının tespit edilmesi, gerektiğinde hakkaniyet ilkeleri ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesinin göz önünde tutulması ve davacının katkı payı alacağı konusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.