Mahkemece, her iki dosyanın öncelikle birleştirilmesi, sonrasında da sıra cetvelinin iptaline ilişkin şikayete ilişkin olarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, sıra cetveline itiraza ilişkin İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin kararıyla, davacı alacağının daha fazla belirlendiği gerekçesine yer verilerek bu dosyada şikayetin kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
İİK.nun 142. maddesinde yer alan “alakadarlar” ifadesinin, kural olarak borçluyu değil, şikâyet eden alacaklıdan sıra itibarıyla önce olan alacaklıları ifade ettiği, sıra cetveline şikâyet hâlinde husumetin borçluya değil, şikâyet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan alacaklılara yöneltilmesinin gerekeceği-
Mahkemece, kıymet takdiri istemenin İİK.’ nun 106 ve 111. maddelerindeki süreleri kesmeyeceği, şikâyetçinin iki yıllık süre geçtikten sonra satış istendiği, haciz düştükten sonra istenen satışa itiraz edilmediği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Sıra cetveline konu edilen taşınmazın satışı davacı banka tarafından yaptırıldığına göre davacının İİK’nın 138.maddesi uyarınca satış bedeline ilişkin masraflarla ilgili olarak öncelikli tatmin edilme hakkının bulunduğu- Davacı tarafından dava konusu alacağın esasına ilişkin itirazlar da bulunması nedeniyle usulünce bilirkişi incelemesi yapılarak bu alacağın gerçek miktarının belirlendiken sonra 1. sıra ipotek alacaklısı olan davalıya ödeme yapılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Dosyada mevcut tebligat evrakından, davacı Güzelhisar Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne sıra cetveli kararının işyerinde daimi işçi olarak çalışan kişiye 19.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış ise de, Uyap'tan çıkartılan gönderi takibinde teslimin 20.10.2015 tarihinde yapıldığı bildirildiğinden, mahkemece, sıra cetveli kararının davacıya hangi tarihte tebliğ edildiği kesin olarak saptandıktan sonra, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekeceği-
Rehinli malın satılmasından sonra düzenlenecek sıra cetvelinde, bütün alacaklıları ilgilendiren –paraya çevirme ve paylaştırma gibi- masrafların saptanıp «bunların öncelikle bunları yapmış olan alacaklıya ödenmesine» karar verilip kalan paranın sıra cetveline göre alacaklılar arasında paylaştırılması gerekeceği—
Mahkemece, şikâyetçinin takip dosyasından yasal süre içerisinde satış istememesi nedeniyle şikâyetçinin haczinin düştüğü, takibin 6183 sayılı yasaya tabi olduğunun kabulü halinde dahi 12 yıldır hiçbir işlem yapılmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen şikâyetlerin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı-
Bedeli paylaşıma konu aracın aynıyla ilgili olmayan tedbirin, alacaklının satış istemesine engel olmayacağı; süresinde satış istememiş olan alacaklının haczinin düşeceği–
Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerh edilmesinden sonraki tarihi taşıyan hacizlerin, şerh sahibi alıcıya bağlanamayacağı, bu nedenle satış vaadinin şerhinden sonra taşınmazı haciz ettiren alacaklıya, sıra cetvelinde, şerh sahibi alıcıdan sonra yer verilmesi gerekeceği- Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin tapuya şerh verilmesinden sonra konulan hacizlerin geçersiz olduğu—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.