Şikayetçi vekili, "alacaklılardan bankanın alacağının tasarrufun iptali davasında verilen ihtiyati hacze dayandığını, bu davada verilen ihtiyati tedbir niteliğindeki ihtiyati haczin kendi kesin hacizlerinden sonra olduğunu, müvekkilinin hazcinin ayrıca diğer alacaklının da haczinden önce olduğunu" ileri sürerek "sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini" istemiş olup, "haciz ve takiplerin kesinleşme tarihlerine göre, sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı" gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Sıra cetvelinin iptali istemine ilişkin şikayette, İİK’nun 17. maddesi uyarınca gerekçeye göre yeni bir sıra cetveli düzenleyecek olan icra müdürü bakımından, infazda tereddüt doğmasına neden olunduğundan şikayetin kabulünün gerekeceği-
Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü davalı alacaklıda olup, davalının alacağının varlığını ve miktarını takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun belgelerle ispatlamasının gerekeceği-
Düzenlenen sıra cetvelinde ipotekli alacaklılar ile haciz uygulayan diğer alacaklıların İİK. 151 uyarınca sıra cetvelinde gösterilmesi gerekeceği—
Sıra cetveline itiraz davasında haciz tarihleri ve Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 21/1. maddesi gözönünde bulundurularak, satış bedelinin Vergi Dairesi ile davalı arasında garameten paylaştırılmasının gerekeceği-
Mahkemece, davacının alacaklı olduğu takip dosyasından paylaşıma konu para üzerine... tarihinde haciz konulduğundan buna göre sıra cetveli düzenlenmesi gerektiği gerekçesiyle, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Sıra cetveline ilişkin olarak hem sıra ve hem de esasa itiraz olunması halinde de genel mahkemelerin görevli olacağı- Zamanaşımına ilişkin itirazın alacağın esasına yönelik olduğu- Diğer itirazlar ile birlikte "alacağın zamanaşımına uğradığı" ileri sürülerek yapılan başvurunun genel mahkeme görülmesi gerektiği-
Şikayetçinin haczedilen malların aynı mallar olmadığı, şikayet olunanın bedeli paylaşıma konu mallar üzerinde haczinin bulunmadığı ve hacze iştirak şartlarını da taşımadığı iddiasıyla açtığı davada, taleplerinin hiçbiri davalı alacağının hiç ya da gösterilen miktarda olmadığına yönelik olmadığından, sıraya yönelik olduğunda tereddüt bulunmayan şikayetin esasına girilerek karar verilmesi gerekeği-
Tasarrufun iptali davasının amacı borçlunun haciz tasarruf yetkisinin kısıtlanmamış olduğu bir dönemde yaptığı tasarruflarla mal varlığından uzaklaştırdığı mallardan bunlar sanki borçluya aitmiş gibi alacaklıların tatmin edilmesini sağladığından, tasarrufun iptali davası sırasında konulan ihtiyati haczin tarihi daha sonra olsa bile davayı kazanan alacaklının, sonraki malikin haciz koydurmuş alacaklılarından daha önce alacağını tahsil etmesi gerektiği- İptal edilen tasarrufun artık davacıya karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığı- 
Sıra cetveline yönelik itiraz ve şikayetin, sırasına itiraz edilen alacaklı yerine borçlu hasım gösterilerek, karara bağlanamayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.