Bono nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkin davada, yargılama sırasında davacı vesayet altına alınmış ve kendisine sulh hukuk mahkemesince vasi tayin edildiği, 4721 sayılı TMK 462/8. maddesi uyarınca vesayet makamından davaya devam edilmesi hususunda izin alınması ve vasi aracılığıyla veya vasinin tayin ettiği vekil aracılığıyla davaya devam olunması gerekirken, mahkemece davacının dava ehliyeti sona ermesine rağmen yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
«Miras ortaklığı temsilcisi»nin, «özel kayyım» niteliğinde olduğu, temsilcinin sıfatına karşı yapılan itirazların ya da temsilcinin ileri sürdüğü kaçınma (özür) sebeplerinin vesayet makamı (sulh hukuk mahkemesi) tarafından inceleneceği, burasının itirazı red etmesi halinde, denetim makamına (asliye hukuk mahkemesine) başvurulabileceği–
Ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteği-
3561 sayılı Kanun kapsamında kayyım atanma kararının kaldırılması istemi-
Davalı annenin velayet görevini yerine getirmemesi, yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması durumunda, çocukları üzerindeki velayet hakkının kaldırılarak, çocuklara vasi tayini için vesayet makamına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi gerekeceği-
3561 sayılı Kanuna dayalı olarak açılan kayyım atanması istemi-
Dava konusu taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi davası konusunda vesayet makamından yetki belgesi alınmadan bu taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilemeyeceği-
«Akıl hastahanesinde bulunan bir kadın aleyhine kocası tarafından açılan boşanma davası sonucunda -kadın, dava ehliyeti’ne sahip bulunmadığından- mahkemece boşanma kararı verilemeyeceği»ne ilişkin Fed. Mahkeme Kararı–
Taşınmazın başka ilçe hudutları içinde kalması halinde, adlî teş-kilatta olacak değişiklik nedeniyle, vesayet makamının da değişeceği–
Borçlu olarak küçük çocuğa velayeten annesine ödeme emri gönderilmiş olması ve icra takibinin diğer borçlusunun da veli olan annenin olması halinde, ikisi arasında menfaat çatışması bulunduğundan TMK.'nun 426/2. maddesi uyarınca, vesayet makamının küçük borçluya bir 'temsil kayyımı’ ataması ve kayyum atandıktan sonra bu kayyuma yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.