Şikayete konu taşınmaz üzerindeki ipoteğe ilişkin resmi senette yer alan; “Türkiye...Bankası A.Ş. Merkez ve Şubesi ile diğer tüm şubeleri tarafından kendisine/kendilerine açılmış ve/veya açılacak olan her türlü krediden, bankaya teminata, iştiraya veya iskontoya herhangi bir kişi tarafından verilecek borçlusu veya cirantası olduğu/oldukları senetlerden veyahut teminat cirosuyla verdiği/verdikleri senetlerden, bu sayılanlar dışında kalan her türlü sözleşmeden, kefaletinden/kefaletlerinden, haksız fiilden, sebepsiz zenginleşmeden, kanunda,…..Bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarını karşılamak üzere 1.Derece 190.000,00-Türk Lirasına kadar olan alacakları ... ipotek etmeyi kabul ediyoruz” şeklindeki kayıtlar nedeniyle, söz konusu ipoteğin, borçlunun kullandığı/kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiğinin ve dolayısıyla zorunlu ipotek olmadığının anlaşıldığı, resmi senette yer alan söz konusu kayıtlar karşısında, lehine ipotek tesis edilen T.C....Bankası A.Ş.'nin cevabi yazısında, kredinin konut finansmanına ilişkin olduğunu bildirmesinin sonuca etkisinin bulunmadığı, bu durumda, ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve şikayetçinin bankaya kredi borcu olduğu anlaşıldığına göre, mahkemece, meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bonolar, sebepten mücerret borç senetleri niteliğinde olduğundan ve davalı banka hamil durumunda bulunduğundan her şeyden önce davacının teminat iddiasının HUMK.nun 290. maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlanmasının gerekeceği-
Senedin «iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmenin teminatı olarak» düzenlendiği hususunun borçlu tarafından «yazılı belge ile» kanıtlanabileceği—
«Munzam (ek) teminat» olarak, ipotek almış olan bankaların, borçluları hakkında «ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile» takipte bulunmadan, «ön teminat»a başvurmak zorunda bulundukları hakkında İçtihadı Birleştirme Kararı-
«Teminat cirosu» ile senede hamil olan alacaklının, kendi cirantasını takip edemeyeceği—
Davalı-lehtar tarafından diğer davalı bankaya devredilen çekteki ciroda “rehin cirosuna” ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı görülmüş olmakla bu durumda davalı-lehtar şirketin söz konusu cirosunun temlik cirosu olduğunun kabulü gerektiği-
“Bedeli teminattır” kaydını taşıyan bir ciro ile bonoya hamil olmuş olan hamilin bu bonoya dayanarak ancak bonodan doğan bütün hakları kullanabileceği ancak kendisi tarafından yapılan cironun “tahsil cirosu” hükmünde olduğu-
Senetlerin arkasındaki cirolara göre hamilin kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip ve yetkili hamil olup olmadığının araştırılması ve sonucuna göre «takibin iptaline» ya da «takibin iptali isteminin» (şikayetinin) reddine karar verilmesi gerekeceği—
Davacının, lehtar tarafından bankaya tevdi edilen çekin «hatır çeki olarak düzenlenmiş olduğunu» usulen kanıtlaması gerekeceği–
Görüldüğünden ödenmesi gereken bir ödeme vasıtası olan çekte, rehin cirosu yapılamayacağı—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.