Feragat beyanı konusunda karar verme yetkisinin görevli mahkemeye ait olduğu-
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir... Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerine göre yapılmış olup, taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı eski tarihli resmi belgeler üzerinde yapılacak inceleme ile belirlenecektir. Ne var ki, hükme esas alınan ormancı bilirkişi raporunda 1984 yılına ait hava fotoğrafının incelendiği belirtilmiş ancak hava fotoğrafı rapora eklenmemiş, başkaca eski tarihli hava fotoğrafı incelemesi de yapılmamıştır. Bundan ayrı, davalıların iktisaba elverişli zilyetliğinin denetlenmesi açısından kadastro tespitinden geriye doğru 15- 20- 25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları üzerinde de inceleme yapılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Davalı parsel paylı mülkiyet hükümlerine tabi olduğuna göre, usule uygun dava açan davacılar yönünden davayı kabul eden davalılar R., F.A. ve R.S. üzerindeki paylara düşen davacıların miras paylarının hesaplanarak hüküm kurulmasının gerekeceği-
Her ne kadar yerel bilirkişi ve tanıklar, taşınmazın mera olmadığını bildirmiş iseler de, eski tarihli belirtmelik, norm kararı ve eylemli durum karşısında yerel bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilmemesi gerekeceği, öncesi mera olan bir yerin yetkili mercilerce niteliği değiştirilmedikçe kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla kazanılmasının mümkün olamayacağı, taşınmazın niteliği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
20. HD. 09.12.2019 T. E: 4304, K: 7269-
Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline-
Dava konusu taşınmazın tapuda Hazine adına kayıtlı olduğu ve eldeki davanın tapu iptali ve tescil davası olduğu gözetilerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, idari tescilin iptaline dair hüküm kurulması ve ayrıca eldeki davanın tescil davası olmadığı gözden kaçırılarak, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu-
TMK mad. 713/2 yer alan; tapulu taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılmasına imkan tanıyan üç halden biri olan "…ölmüş…" ibaresi, "Anayasa Mahkemesi'nin 17.03.2011 tarihli ve 2009/58 Esas, 2011/52 Karar sayılı" kararıyla iptal edilmişse de, Anayasa Mahkemesince yürürlüğün durdurulmasına ilişkin kararın verildiği 17.03.2011 tarihine kadar hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, TMK md. 713/5 uyarınca bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğu-
Dava konusu taşınmazın tespit tarihinde yürürlükte bulunan yasa hükümlerine göre orman - çalılık yerlerden olması nedeniyle tespit dışı bırakılarak orman olduğu belirlendiğine göre, taşınmazın orman olmadığı hususu, ancak yörede yapılıp kesinleşecek orman tahdidi dışında kalması halinde kabul edilebileceği; bu durumda tahdidin kesinleşmesi tarihi zilyetliğin başlangıcına esas teşkil edeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.