İtirazın iptali davasının kısmen reddi halinde davalı borçlu lehine tazminata hükmedilebilmesi için, alacaklının takibinde haksız ve kötüniyetli olması gerekir. Somut olayda talebin reddedilen bölümü yönünden davacı takibinde haksız ise de, kötüniyetli olduğunu ispata yarar bilgi ve belgeye dosyada rastlanılamadığından, davalının “kötüniyet tazminatı” talebinin reddi gerekeceği-
Takibin kesinleşmesi öncesi veya sonrasında takibe konu senedin sahteliğinin iddia edilmesi halinde icra mahkemesince, HMK. mad. 209 uyarınca takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği- Cumhuriyet savcılığı veya ceza mahkemesince tedbir kararı verilirse icra takibinin durdurulabileceği-
İmza itirazı niteliğindeki davada, mahkemece, mukayeseye esas yeterli imza örnekleri toplanıp huzurda imza örnekleri alındıktan sonra bunlar üzerinde yöntemince bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle imzaya itiraz yönünden inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, bu yönden inceleme yapılmaksızın eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Asıl davada davacı vekilinin asıl davaya yönelik sadece davalı şirket açısından bulunduğu karar düzeltme talebinin reddi gerektiği-
Dosya içinde mevcut imza sirkülerine göre ilk çıkan tebligatı şirketin taşındığından bahisle kabul etmeyen kişi, borçlu şirketin yetkili temsilcisi olup tüzel kişilik olan borçlunun Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunan adresinde gönderilen tebligatın yapılamaması üzerine aynı adreste 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu-
Ticari satımlarda ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayalı her türlü davanın, satılandaki ayıp daha sonra çıkmış olsa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağı (TTK. mad. 23/1; TBK mad. 231/1)- Makinelerin yenisi ile değiştirildiği ikinci teslim tarihleri ve dava açılış tarihi gözetildiğinde iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu-
12. HD. 01.11.2023 T. E: 2283, K: 6940
Davacının yemin teklifinde bulunması üzerine, talimat mahkemesinde beyanda bulunan şirket yetkilisi ‘‘dava konusu 2029 adet şapka siparişi verilip verilmediğini bilmiyorum’’ şeklinde beyanda bulunmuş ise de bu beyan tek başına yemin konusunun ikrarı veya reddi yönünde sonuç doğurmayacağından, mahkemece yapılacak işin HMK’nın 237. maddesi çerçevesinde beyanda eksik geçen noktaların tamamlanıp açık olmayan hususların aydınlatılarak gerektiğinde yeminin konusu ile bağlantılı gördüğü soruları ilgiliye sorup cevabını net olarak tutanağa geçirmekten ibaret olması gerekeceği-
3. kişi şirket yetkilisi ile borçlu arasındaki akrabalık bağı da nazara alındığında borçlunun haciz mahallinde hazır bulunmasının, tek başına, mülkiyet karinesinin borçlu lehine işletilmesi için yeterli olmadığı, somut olayda mülkiyet karinesi davacı 3. kişi lehine olup, davanın İİK m. 97 gereğince 3. kişi tarafından açılmasının ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmayacağı, mülkiyet karinesinin aksinin davalı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.