Satış ilanı tebliğ edilecek ilgililerin satış kararının verildiği tarih itibariyle belirleneceği- İhalenin feshi isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerektiği-
İhaleye konu taşınmaz ipotekle yükümlü olarak satın alan yeni malikin de “tapudaki ilgili” sıfatıyla ihalenin feshini isteme hakkına sahip olduğu-
Husumetin trafik kaydında adı yazılı kişiye yöneltilmesi olağan olduğundan ve davalı şirket aleyhine bu davanın açılmasında davacının bir kusuru bulunmadığından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi üzerine bu davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; 6111 sayılı Kanun ile 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na eklenen geçici 10. madde ve Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği 103. madde 4. fıkrasındaki hükümlere dayanarak, geçmiş dönemlere ilişkin belge türü veya Kanun numarası hatalı seçilerek verilen aylık prim ve hizmet belgelerini düzelterek 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu geçici 10. maddesinde düzenlenen sigorta prim teşvikinden yararlanmak için yapılan başvurunun reddine ilişkin açılan Kurum işleminin iptali davasında davacı şirketin Sosyal Güvenlik Kurumuna husumeti yöneltip yöneltemeyeceği-
İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davalarının, ancak idare aleyhine açılabileceği, devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu hakkının saklı bulunduğu, hakkında başlatılan icra takibi sonucunda haczedilen malların teslim edildiği yedieminin depodaki eşya ile birlikte kaybolması nedeniyle uğradığı zararının tazminini isteyen davacının, husumeti Adalet Bakanlığı'na yöneltebileceği-
Menkul ihalelerinde de, ihalenin feshini isteyebilecek olan kişilerin sınırlı olarak belirtilmiş olduğu- İhalenin feshini isteyebilecek olan “satış isteyen alacaklı” tabirinin, ”satış dosyasındaki aynı menkule haciz uygulatan ve kendi dosyasından satış isteyen alacaklı”yı ifade ettiği-
Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekeceği ancak, olayda davalılar farklı olduğundan kesin hükmün koşullarının oluşmadığı, ayrıca, asıl-alt işverenlik ilişkisinde mecburi dava arkadaşlığının söz konusu olmadığı-
Taraflar arasındaki birleştirilen kooperatif üyeliğinin tespiti davası-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Takibe konu taşınmaz hakkında açılan tasarrufun iptali davasında yer alsa da, icra takibinin tarafı olmadığı görülen şikayetçinin takibin iptalini talep etmekte aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.