Dava ve birleştirilen davalar, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir...
Davacının çalıştığı okulun vakfa mı şirkete mi ait olduğunun açıklığa kavuşturulması gerekeceği, davalı vakıf ve adı geçen şirket arasında asıl işveren-alt işveren, iş yeri devri veya iş sözleşmesinin devri gibi bir hukuki ilişki bulunup bulunmadığı araştırılıp ortaya konulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Davacı tarafça asıl davada, ortak olmasına rağmen hiçbir toplantıya çağrılmadığı, şirket aktiflerinden herhangi bir ödeme yapılmadığı, adına sahte imzalar atılarak genel kurul toplantıları yapıldığı, 1998 yılında yapılan toplantıda sermaye arttırımı yapılarak hissesinin düşürüldüğü iddiasına dayalı olarak 1998 yılından itibaren yapılan tüm genel kurul kararlarının iptali ve temettü alacağının faiziyle tahsili istemleriyle açılan işbu davada; dava dışı Reşit Tz vekilinin … sayılı soruşturma dosyasına ibraz ettiği 2016 tarihli dilekçede davacının 2011 genel kurul toplantısında şirket ortaklığından ayrıldığına ilişkin beyanına rağmen 2014 tarihli genel kurul toplantısı hazirun cetvelinde asaleten toplantıya katıldığının belirtildiğinin de anlaşılması karşısında, tüm bu hususlar üzerinde inceleme ve araştırma yapılarak, davacıya birleşme kararından sonra davalı S.Otel A.Ş. nezdinde pay verilip verilmediği, anılan şirkette ortak olup olmadığı da tespit edilerek ve ayrıca, davacının işbu dava konusu talebi hakkında TMK’nın 2. maddesi kapsamında da değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
3. HD. 04.05.2017 T. E: 2015/19858, K: 6593-
Zorunlu deprem sigorta poliçesinde, dava dışı banka rehin alacaklısı olup poliçede dain mürtehin kaydı yer aldığından ve banka, alacağının devam ettiğini alacağı devam etmek kaydıyla davaya muvafakat ettiğini bildirmiş olup şartlı muvafakatin dava açmak için yeterli olmadığı, poliçeden kaynaklı alacak üzerinde rehin alacağı nedeniyle bankanın rüçhan hakkı olduğundan, davacının aktif husumet ehliyeti yokluğundan dask sigortasına dayalı tazminat istemine ilişkin davanın reddi gerektiği-
Kıyılar tapuya tescili gereken taşınmazlardan olmayıp, dava konusu taşınmazın kıyı alanında olduğunu belirten teknik bilirkişi rapor krokisindeki bölümlerin tapu kaydının iptaline karar verilmiş ise de; iptal edilen bu bölümlerin tapu sicilinden terkinine de karar verilmesi gerektiği- Davanın reddi nedeniyle yararına vekalet ücreti takdir edilen davalı otel dışındaki diğer davalılar tapudaki paylarını davalılardan otele devrettiklerinden davada taraf sıfatları kalmadığı ve bu davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin yanlış olduğu-
Kaçak elektrik tespit tutanağından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu borç nedeniyle davalı tarafa ödenen bedelin istirdadı istemi- Dosyanın önceki bilirkişi dışında başka bir uzman bilirkişiye verilmesi; talep edilen kaçak elektrik bedelinin tutanağın düzenlendiği tarihteki yönetmelik ve 622 sayılı kurul kararlarında açıklanan yöntemle hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Davacıların ve davalıların taşınmazda pay maliki olma tarihleri gözönünde bulundurulmak suretiyle, toplanmış ve toplanacak deliller çerçevesinde, davacıların önalım hakkına dayalı talepleri değerlendirilerek olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken aktif husumet yokluğu nedeniyle talebin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
8. HD. 09.04.2019 T. E: 2017/10992, K: 3869-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.