10. HD. 28.04.2016 T. E: 4570, K: 6948-
Alman Rant sigortasına giriş tarihi olan 31.10.1985 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olduğunun tespitiyle bu sürelerin borçlandırılma talebinin kabulüne-
Geçmişe yönelik prim tahsil ettikten ve uzun süre bu primleri kullandıktan sonra Kurum tarafından sigortalılığın iptalinin Medeni Kanun'un 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyiniyet kurallarıyla bağdaşmayacağı, sosyal güvenlik kurumlarının Anayasal görevlerini yerine getirirken, sigortalılara karşı olabildiğince yasal haklarını hatırlatması ve bu durumları izlemesinin zorunlu görev olduğu, Bağ-Kur'un bu Anayasal sosyal güvenlik ödevinin gereği olarak, sigortalısını uyarmaması sonucu, primleri tahsil edilen sürelerin 1479 Sayılı Yasa'ya tabi zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi gerekeceği-
Davacının yaşlılık aylığına esas sigortalılık süresinin hesabında, daha önce sigortalı olarak Türkiye'de tescili olmayanların 506 Sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin yürürlük tarihinden sonra, yürürlük tarihinden öncesine ait devreye ilişkin olarak yapacakları borçlanmaların; Geçici 81. madde uygulamasında gözetilmesi gerektiğini kabulle ve bu yolla 3201 sayılı Kanun uyarınca borçlanarak kazandığı sigortalılık süresini de dikkate alarak, davacının yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığının 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesindeki koşullara göre belirlemesinin hukuka uygun olduğu-
Sigortalıların askerlik sürelerini borçlanabilmeleri için, sosyal sigortalar yasasına tabi bir işte çalışır durumda olmaları gerekeceğinden bu niteliğe uymayanların ölümleri durumunda hak sahipleri askerlik borçlanmasından yararlanamazlar; ancak sigortalının sigortalı bir işte çalışırken ölmesi durumunda hak sahiplerinin yararlanabileceği-
11/05/1981-14/12/1988 tarihleri arasında tutuklu kaldığı sürenin hizmetten sayılmasına ve bu sürelere ait primlerin hazinece karşılanmasına-
Yerel Mahkemenin, davacının yaşlılık aylığına esas sigortalılık süresinin hesabında, daha önce sigortalı olarak Türkiye’de tescili olmayanların 506 Sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin yürürlük tarihinden sonra, yürürlük tarihinden öncesine ait devreye ilişkin olarak yapacakları borçlanmaların; Geçici 81. madde uygulamasında gözetilmesi gerektiğini kabulle ve bu yolla 3201 Sayılı Kanun uyarınca borçlanarak kazandığı sigortalılık süresini de dikkate alarak, davacının yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığının 506 Sayılı Kanunun Geçici 81. maddesindeki koşullara göre belirlemesi ve bu değerlendirme ile ilk kararda direnmesi usul ve yasaya uygun olduğu-
Davacının 13.10.1972 tarihini içeren işe giriş bildirgesi 01.08.1980 tarihinde Kuruma verilmiş olup bu tarihte hak düşürücü süre Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 79.maddesinin 5.fıkrasına göre 5 yıl olarak belirlenmesine ve hak düşürücü süre hakkın özünü ortadan kaldıran bir süre olduğuna göre hak düşürücü süre dolduktan sonra, işe giriş bildirgesi verilmesi ve primlerin ödenmesinin hak düşürücü süreyi yeniden canlandırmayacağı-
Davacının eksik hesaplanan yaşlılık aylığı miktarının tespiti istemi-
Yöntemince düzenlenip süresi içerisinde kuruma verilen işe giriş bildirgesi, kişinin işe girdiğini göstermekte ise de, fiili çalışmanın varlığının ortaya konulması açısından tek başına yeterli kabul edilemeyeceği - Yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen sigortalılık süresi yönünden çalışanlar ile çalışmayanlar arasında adaletsiz ve haksız bir durum yaratacağı; bu nedenle işe giriş bildirgesinin verildiği ancak yasal diğer belgelerin bulunmadığı durumlarda çalışmayı ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı ve kamu düzenine dayalı bu tür davalarda, hakim görevi gereği, doğrudan soruşturmayı genişleterek, sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.