Paydaşlar arasındaki elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planın olup olmadığı veya fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığı üzerinde özenle durulması, varsa çekişmeli yerin kimin kullanımına terk edildiğinin saptanması harici veya fiili taksim yoksa uyuşmazlığın MK.'nun müşterek mülkiyet hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği- Her iki paydaşın da ayrı ayrı paydaşlardan pay satın aldıkları, kendilerinden önceki paydaşların taşınmazın kullanımı bakımından yapmış oldukları belirlemenin sonradan pay edinenleri bağlayabilmesi için TMK'nun 695. maddesi hükmü uyarınca belirlenen kullanım tarzının tapuya şerh verilmesinin gerekeceği, oysa, sicil kaydında bu yöne ilişkin bir şerhin bulunmadığı, çekişme sadece bu bölüme ilişkin bulunduğuna göre, TMK'nun 688 maddesi hükmü uyarınca birden çok kimsenin, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına, belli paylarla malik olmalarının asıl olduğu- Mahkemece her iki tarafın da karşılıklı açmış oldukları davanın reddedilmiş olmasının çekişmeli yerin boş bırakılması neticesini doğuracağı, bunun da, mülkiyet hakkının takyidi ve çekişmenin ortada bırakılması sonucunu doğuracağı-
Taşınmazı ipotekle yükümlü olarak bilerek satın alan kişinin kendi tesis ettiği ipotek ile bu ipotek arasında da sebep sonuç ilişkisi arasında fark olmayacağı tabii ise de dosyada bulunan belgeler incelendiğinde taşınmaz üzerindeki ipoteğin imar uygulaması sonucu tesisi edildiği ve ipoteğin serbest irade ile kurulmamış olduğu ve zorunlu ipotek olduğu gözetilerek borçlunun meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesi gerekeceği-
İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması-
İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması istemi-
Paylı mülkiyete tabi taşınmazın pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan kiraya verildiği, diğer paydaşların da bu kiralamaya açtıkları el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası ile karşı çıktıkları, davalı şirketin taşınmazı kullanımının geçerli ve haklı bir nedene dayanmadığı, açılan el atmanı önlenmesi davasının kabulüne karar verileceği-
Diğer dava sonucunda, davaya konu edilen dairenin davalıya isabet ettiğinin varlığı kabul edilerek bir hüküm kurulması hâlinde, eldeki davayı etkileyeceği tartışmasız olduğundan, diğer davanın, eldeki dava bakımından bekletici mesele yapılması gerekeceği-
Sözleşme konusu parselin bulunduğu bölgede davalı arsa sahiplerinin hiçbir dahli olmadan, belediyesince yapılan imar uygulaması sonucu, sözleşme konusu taşınmaz tümüyle arsa sahiplerinin elinden çıktığından, sözleşme konusu iş sonradan ortaya çıkan bu durum nedeniyle imkansız hale geldiğinden ve imkansızlığın oluşumunda arsa sahiplerine atfı kabil herhangi bir kusurun söz konusu olmadığından tanzimat istemi davasının reddedilmesi gerektiği-
20. HD. 27.11.2019 T. E: 2017/6771, K: 6973-
E.tmanın önlenmesi ve yıkım istemleri-
Tapu iptal ve kadastral parselin ihyası isteğine ilişkin davada, tapu iptal-tescil davaları kayıt malikleri aleyhine açılması gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.