Dava konusu senedin ihdas hanesi bölümünde ihdas nedeni yazılı değilse talilden söz edilemeyeceğinden, davacının, bononun teminat amacıyla düzenlendiği iddiasını yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği-
İstihkak davalarında da borçlu tarafından ticari emtianın büyük bir bölümünün üçüncü kişiye devredilmiş olması halinde İİK.’nun -tasarrufun iptaline ilişkin- 280/3 maddesinin uygulama alanı bulacağı; mahkemece, üçüncü kişinin borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği sonucuna varılırsa, istihkak davasının alacaklı lehine sonuçlandırılacağı-
Borçlu şirketi temsil yetkisi bulunmayan ve avukat da olmayan vekil tarafından yapılan başvurunun reddi yerine işin esasının incelenerek ihalenin feshi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
İİK’nın 134. maddesinde "... talebin reddine karar verirse ihalenin feshine karar verilmesini talep edeni feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder." düzenlemesine yer verilmiş olduğu- Yasanın para cezasına ilişkin bu hükmünün emredici nitelikte olmakla beraber, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan re’sen uygulanması gerekeceği-
İhalede satılan arabanın, şase numarasının kaynak edilmesi durumunun özel teknik bilgiyle anlaşılacağı bu nedenle başkasına ait aracın ihalede satılması durumda icra müdürünün kusurunun kabul edilemeyeceği ve Adalet Bakanlığının tazminatla sorumlu olamayacağı-
Kendisine satış ilanı tebliğ edilmemiş olan hissedarın ihaleye katılıp pey sürmüş olması halinde, «satış ilanının kendisine tebliğ edilmediğini» ileri sürerek ihalenin feshini isteyemeyeceği-
‘Dava konusu mahcuzun üçüncü kişi tarafından bir başka takip dosyasında kesinleşen ihalede satın alındığı ve hacze konu eşyanın borçluya ait olduğunun kanıtlanamadığı’ gerekçesi ile üçüncü kişinin açtığı istihkak davasının kabulüne karar verilmiş ise de, ihale dosyasındaki alacak miktarı 320.000,00 TL olduğu halde hacizli üç aracın satışından da vazgeçilmiş ve ihale muhafaza işlemi gerçekleştirilmeden borçlunun işyerinde yapılmış olup bundan kısa bir süre sonra 3. kişi aynı yerde kiracı sıfatı ile ticari faaliyetine başlamış olduğundan, alacaklı tarafın ihale dosyasındaki icra takibinin muvazaalı yapıldığı yönündeki savunmasının yöntemince ve yeterince araştırılmadan karar verilmesinin hatalı olacağı, mahkemece borçlunun ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak ihale dosyasındaki icra takibine konu borcun gerçekliği saptamalı, üçüncü kişinin ticari işletmesinin kapasitesinin borçlanmaya neden olan işlemin niteliği, ödeme konuları da araştırılmalı, üçüncü kişinin borçlu şirket ortakları ile akrabalık ya da benzeri bir bağ (örn; sigortalı çalışanı olup olmadığı vb.) içinde bulunup bulunmadığı saptanmalı, muvazaanın bulunmadığı sonucuna varılırsa bu kez yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile hacizli eşyanın tüm ayırt edici özelliklerinin belirlenip, bundan sonra ihale tutanağı ile karşılaştırması yapılarak karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.