Dosya kapsamından, dava dilekçesinin davalılara tevziat sırasında hazır bulunmadıkları için aynı konutta birlikte ikamet ettikleri yeğenlerine tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, dava dilekçesinin tebliğine ilişkin belgede muhatapların evlerine aynı gün döneceğine ilişkin anılan 16 ve 25. madde hükümleri bakımından gerekli olan bir tespite yer verilmediğinin görüldüğü, Tebligat Kanunu'nun tevziat saatinde o yerde bulunmayıp, aynı gün tevziat saatinden sonra dönmeyeceği belirlenen muhataplar için düzenleme içeren 20. ve Yönetmeliğin 29. maddesinde aranan, anılan belirlemeye ilişkin bir açıklama da tebliğ belgesinde bulunmadığından, bu tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 16, 20; Yönetmeliğin 25, 29. maddeleri hükümlerine uygun yapılmış olmadığı-
Davacının artırım dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden savunma hakkı kısıtlanarak hüküm kurulamayacağı- Harçtan muaf olmamasına rağmen, harçla sorumlu tutulmamış olmasının hatalı olduğu-
Alacaklı vekilinin vekâletnamesini takip dosyasına sunarak itiraza konu icra takibini başlattığı, borçlunun icra mahkemesine sunduğu itiraz dilekçesinde davalı olarak alacaklının ve vekilinin gösterilmesine rağmen mahkemece tebligatın asile yapılarak taraf teşkilinin sağlanmaya çalışıldığı ve bu haliyle alacaklı tarafın savunma hakkının kısıtlandığı-
Yabancı mahkeme kararının tenfizi istemi-
Mahkemece davalı tanıklarına davetiye tebliğ edildiği ancak tanık adına çıkarılan davetiyenin tebliğ edilmeksizin iade edildiği anlaşılmış olup HMK 240/3 maddesi uyarınca gösterilen adreste bulunamayan tanık yönünden davalıya adres göstermesi için uygun kesin süre verilmeden davalının ispat hakkı ve dolayısıyla hukuki dinlenilme hakkı kısıtlanarak karar verilmesinin hatalı olup bozmayı gerektirdiği-
Aslolan, tebligatın, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılması olup (Teb.K. m.10/1) bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilmesi ve tebligatın buraya yapılması gerekeceği-
İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesinin talep tarihinden itibaren 20 gün içerisinde duruşma yapacağı ve taraflar gelmese bile icap eden kararı vereceği-
Duruşma davetiyesinde duruşma gününün yazılı olmaması halinde sanığın yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulamayacağı–
Bozma sonrası alınan ara kararın maille davacı vekiline tebliğ edilerek bozmanın gerekleri yerine getirilmesi gerekirken ara kararın tebliğ edilmemesinin bozmayı gerektirdiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.