Davacının 29.11.2010 tarihli icra tutanağı ile borcu kabul ettiği ve borcun kabulünden sonra senetlerdeki imzanın inkar edilmesinin çelişkili davranışta bulunma yasağına aykırı olduğundan menfi tespit isteminin reddi gerektiği-
İcra mahkemesi borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamayacağı gibi takibin durdurulmasına da karar veremeyeceği, mahkemenin sadece İİK.nun 169/a-2. maddesi uyarınca itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebileceği, borçlunun itirazının esası incelenerek karar verilecekken, açılan sahtelik davası gerekçe gösterilerek HMK'nun 209. maddesi uyarınca dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulmasına karar verilemeyeceği-
Haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlunun haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak, bu hakkından vazgeçebileceği-
Menfi tespit davasının 15 günlük süre içerisinde açılması gerektiği öngörülmüş olup, bu sürenin haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren başlayacağı ve hak düşürücü süre olduğu, bu niteliği itibarıyla mahkemece hak düşürücü sürenin resen gözetilmesinin gerekeceği-
İcra mahkemesinin, bilirkişi incelemesi yaptırmadan da «inkâr edilen imzasının borçluya ait olduğu» kanısına vararak «itirazın kabulüne» karar verebileceği fakat «imzanın borçluya ait olmadığı» kanısına ancak bilirkişi incelemesi yaptırarak varabileceği–
İnkâr edilen imza konusunda inceleme yapılıp bilirkişiden rapor alındıktan sonra borçlunun «imzanın kendisine ait olduğunu» kabul etmesi halinde dahi borçlu aleyhine «inkâr tazminatı» ve «para cezası»na hükmedilmesi gerekeceği–
Borçlu menfi tespit davası açmış olup, ayrıca takip dayanağı bono hakkında dava dışı lehtar ile alacaklı hakkında sahtecilik suçu kapsamında kamu davası bulunduğu; bu durumda HMK'nun 209/1. maddesi uyarınca, anılan konuda bir karar verilinceye kadar, senedin herhangi bir işleme esas alınamayacağı, icra takibinin bu madde doğrultusunda durdurulması gerekirken, istemin imza itirazı olarak vasıflandırılıp, imza incelemesi yapılarak İİK'nun 170/3. maddesi gereğince sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta takibin durdurulması kararı verildiğinden, sonucu doğru mahkeme kararının onanması yoluna gidildiği-
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesinde dayandığı, Yargıtay tarafından onanan ............ İcra Müdürlüğü'nün ............. E. Sayılı takip dosyasında alacaklılarca talep edilen kira bedelinin, Haziran-Temmuz 2017 kira dönemine ilişkin olup, işbu takip dosyası ile istenen dönemlerden sonrasına ait olduğu ve emsal alınamayacağı anlaşıldığından, kiracının kabul ettiği aylık kira bedeli üzerinden hesap yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesi (tetkik mercii) hakiminin, ceza (ve hukuk) mahkemesindeki sahtecilik davasındaki bilirkişi raporu ile yetinerek, ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırmadan karar verebileceği–
İtirazın iptali davasına konu kambiyo senedi ile ilgili olarak imzasını inkar etmesi nedeniyle davacının, mahkeme huzurunda imza örnekleri alınarak ve dava konusu çekin düzenleme (ve ibraz) tarihi ile öncesine ait yakın tarihli davacıya imzaların bulunduğu yeteri kadar belge asılları dosyaya getirtilerek onusunda uzman bilirkişi kurulundan denetime elverişli bir rapor alınarak ulaşılacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.