İbranamenin verildiği tarihte henüz kıdem tazminatı davacıya ödenmemiş olduğuna, bu ödemenin ileride yapılacağı da ibraname tarihinde her iki tarafın bilgisi ve kabulünde bulunduğuna göre, ibranamedeki “…İş bu ibranameyi, ileride doğabilecek kanuni haklarım saklı kalmak kaydiyle… imzalıyorum” ifadesiyle; davacının, ibranameden sonraki bir tarihte, dolayısıyla gecikmeyle ödenecek olan kıdem tazminatının, gecikilen sürede işleyen faiziyle birlikte kendisine ödenmemesi (ödemenin salt asıl alacakla sınırlı tutulması halinde); ödemenin yapılması gereken tarih ile, fiilen yapılacağı tarih arasındaki sürede işleyen faizi talep etme hakkını, daha ibraname tarihinde saklı tutmuş olduğunun kabulünün gerekeceği - İşlemiş faiz alacağının doğabilmesi için, asıl alacağın ödenmiş ve bu ödemenin gecikilerek yapılmış olmasının gerektiği-
Alacak davası-
Baba ve oğul arasında, ödünç verilen paranın iadesi istemi-
Zamanaşımına uğramış senede dayanarak, lehtar ile avalist arasında temel ilişki olmadığından, avalistten alacak isteminde bulunulamayacağı- Takip dayanağı bononun, zamanaşımına uğradığından yazılı delil başlangıcına dönüşeceği ve bu durumda davacı alacaklının bu belgeye ek olarak tanık dâhil başkaca deliller göstererek davasını ispat edebileceği ancak, bozma kararının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmayan davacıya bozmadan sonra tanık deliline dayanma ve tanık dinletme hakkı tanımayacağı- Davacının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış olması hâlinde dahi, davanın kabulünün sadece tanık beyanında belirtilen meblağ yönünden olacağı- Takip talebinde talep edilen Euro cinsinden işlemiş faizin uygulamayacağı takip talebinde TL cinsinden gösterilen asıl alacağın sebebi gösterilmediğinden ve bu alacak ispatlanamadığından bu alacak ve bu alacağa yönelik işlemiş faizin kabul edilmesinin de hatalı olduğu- Euro cinsinden asıl alacağa Devlet bankalarının Euro mevduatına uyguladığı temerrüt faizi uygulanması gerektiği, avans faizine hükmedilmesinin de hatalı olduğu-
İcra dosyasından tahsil ettiği parayı, takip dayanağı ilamın bozulması ve daha az miktara hükmedilmesi üzerine icra dosyasına iade eden alacaklının, bu parayı icra dosyasından çekmemiş olan borçluya, paranın icra kasasında -kendi kusurlu davranışı nedeniyle- kalmasından dolayı uğradığı faiz kaybını (ödemek) zorunda olmadığı–
11. HD. 25.04.2016 T. E: 2015/10175, K: 4597-
Kaçak elektrik tespit tutanağından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu borç nedeniyle davalı tarafa ödenen bedelin istirdadı istemi- Dosyanın önceki bilirkişi dışında başka bir uzman bilirkişiye verilmesi; talep edilen kaçak elektrik bedelinin tutanağın düzenlendiği tarihteki yönetmelik ve 622 sayılı kurul kararlarında açıklanan yöntemle hesaplanması konusunda denetime elverişli rapor alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kira sözleşmesinde kararlaştırılan "gecikme zammı"nın tarafları bağlayacağı–
4721 sayılı Medeni Kanunun 3. maddesi hükmünce durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimsenin iyi niyet iddiasında bulunamayacağı, 1479 sayılı Kanunun 79. maddesi gereğince isteğe bağlı sigortalılık, sigortalılık tescil talebinin Kuruma intikal ettiği tarih itibariyle başlatılmakta olup, sahte kayda dayalı olarak yapılan zorunlu sigortalılık prim ödemelerinin, bu kaydın iptali karşısında geçmişe yönelik isteğe bağlı sigortalılık olanağı sağlamayacağı-
İkrah hukuksal sebebine dayalı tapu iptal tescil istemine ilişkin davada davacının ölümü üzerine mahkemece tüm mirasçıların yasal miras payları oranında adlarına tescil kararı verilmesi gerekirken, ölümle kişiliğin son bulacağı (TMK. mad. 28) kuralı gözardı edilmek ve hakimin doğru sicil oluşturma yükümlülüğü ihlal edilmek suretiyle ölü kişi adına tescil kararı verilmesinin isabetsiz olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.