Davacı vekilinin itirazın kaldırılmasını isterken her ne kadar sunulan ödeme belgesinin sahteliğinden bahsetmiş ise de aynı dilekçede belgede imzası bulunan kişinin alacaklı şirketin yetkilisi olmadığını, dolayısı ile ödemenin yapılmış sayılamayacağını ileri sürdüğü, bu ödemenin alacaklı şirket yetkilisine yapılıp yapılmadığını araştırmanın icra hukuk mahkemesinin yetkisinde olduğu- Alacaklılar vekili tarafından 30 günlük ödeme süresi dolmadan icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulduğundan tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kira sözleşmesinde kira bedelinin muayyen olması karşısında kira parası önceden bilinebilir ve hesaplanabilir durumda olup, itirazın iptaline karar verilirken kira alacağı yönünden icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı şirketin Eski Borçlar Kanunu 101. maddesi hükmü gereğince usulüne uygun temerrüde düşmemiş oldukları gözetilerek icra takibinden itibaren kabul edilen fatura bedeline ilişkin faize hükmedilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek takipten öncesi için işlemiş faize de karar verilmiş olmasının doğru olmadığı- İtirazın iptali davaları, takibe sıkı sıkıya bağlı dava türlerinden olduğundan, takip dayanağı çek ve fatura bakımından inceleme yapılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı-
Davalının temerrüdü gerçekleştiğinden, davacının asıl alacağı yanında gecikme faizinin hesaplanması için mahkemece, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 88. ve 120. maddesi de gözetilerek, faiz oranının tartışılması hususunu da içerir denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekeceği-
Takip dayanağı ilamdaki uyuşmazlık, mutlak ticari işlerden olan sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı için –TTK’nun 21/2 ve 3095 sayılı kanunun 2/3 maddesi uyarınca- borçludan ticari temerrüt faizi istenebileceği–
Aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada; davalı tarafça süresinde zamanaşımı def'inde bulunulduğuna göre, mahkemece alacağın bir kısmının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Takibe konu edilen alacağın likit nitelikte olduğu gözetilmeden, mahkemece, icra inkar tazminatının yanılgılı gerekçelerle reddinin bozmayı gerektireceği-
Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni olduğu, bu durumda, mahkemece yapılacak işin, tefhim edilen kısa karara uygun gerekçeli karar ve buna uygun hüküm oluşturmaktan ibaret olduğu-
İtirazın iptali davası-
İcra takibine vaki itirazın iptali istemi-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.