Davacının takip talebinde, takip tarihine kadar işlemiş faiz talebi bulunmadığı halde mahkemece bilirkişi raporuyla tesbit edilen işlemiş faizin de anaparaya eklenmek suretiyle talep aşılarak hüküm tesisinin doğru olmadığı-
İİK'nın 45. maddesi uyarınca borcun teminatı olarak ipotek tesis edilmiş ise, asıl borçlu yönünden alacaklının öncelikle ipoteğe müracaat etmek zorunda olup, ipotek limiti fazlası alacağı varsa ancak ilamsız icra takibi yapabileceği-
Kira sözleşmesinin özel şartlar bölümündeki “kiralanan işyerinin herhangi bir sebeple kapatılması durumunda, kiralayanın kira bedeli talep edemeyeceği”- ne dair olan koşulun geçerli olup tarafları bağlayacağı – Kiracı borçlunun “kiralayanın kusurundan kaynaklanan ve sözleşme gereği edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle kira borcu olmadığına” ilişkin itirazının dar yetkili icra mahkemesinde incelenemeyeceği, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektireceği-
3. HD. 01.10.2018 T. E: 4848, K: 9291-
Uyuşmazlık, 10.05.2002 tarihinde meydana gelen tek taraflı kazada yaralanarak malul kalan dava dışı Ş. D.cioğlu'na ödenen maluliyet tazminatının araç sürücüsünün kusurundan dolayı araç malikinden/ sürücüsünden rücuen tahsili istemine ilişkindir...
Davacı “davalıya mal satıp teslim ettiğini, ancak bedelini alamadığını” iddia etmiş, davalı ise “davacı ile aralarında ticari ilişki bulunmadığını” iddia etmiştir. Bu durumda davacının “davalı ile arasında alım satım ilişkisi olduğunu ve bu ilişki nedeniyle davalıya mal teslim ettiğini” yazılı delille ispatlamak zorunda olacağı-
TBK. mad. 212 uyarınca ticari satış sözleşmelerinde malın teslim süresi belli değilse satıcının temerrüde düşürülmesi gerektiğinden, davalı satıcının 25/11/2009 tarihli yazısında makineleri teslime hazır olduğunu, bakiye bedelin yatırılması halinde sözleşme konusu malın en geç 11/12/2009 tarihine kadar teslim edileceğini bildirmesi, davacının 04/12/2009 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshetmesinin haklı olmadığını gösterdiği-
Davacı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığı ve kiracılığı kabul ettiğine göre takibe dayanak yapılan sözleşme hükümlerine göre uyuşmazlığın çözülmesi gerekeceği-
Davalı borçlu, ilk başlatılan icra takip dosyasında sadece borca itiraz ettiği, yetkiye itiraz etmediğinden, bu borçlu yönünden yetki hususu kesinleşmiş olup İcra Dairesinin yetkisinin kabul edildiği- İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden, genel hükümlere göre yetkili mahkemenin belirleneceği- İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi itirazın iptali yönünden yetkili hale getirmeyeceği, dolayısıyla davalı borçlu açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebileceği-
Takip konusu alacak, Genel Kurul kararıyla belirlenen inşaat maliyeti ve aidat istemine dayanmakta olup, miktarının davalı-karşı davacı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, likit alacak niteliğinde olduğu, mahkemece, dava konusu alacağın bu niteliği gözetilerek, yargılama sonunda itirazın haksızlığı belirlenen alacak tutarı üzerinden davacı yararına İİK'nın 67/2. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.